İnsan severse...

Hava o kadar soğuktu ki, fırından aldığım sıcacık simit işyerime gelene kadar buz gibi oldu. Isınsın diye, kaloriferin üzerine koydum.

Bu arada bir bardak sıcak çay aldım ve masama oturdum.

Allahtan odam sıcacıktı ve tüm vücudumun gevşemeye başladığını hissettim. Sıcak çayımı yudumlamaya başladım.

Kafamı dışarıya doğru çevirdiğimde orda öylece durduğunu gördüm.

Hemen haber vermeliyim ona geldiğini diye düşündüm ve dâhili telefondan numarasını tuşladım.

-    Çabuk gel, seninki geldi, dedim.

-    Aaaa gerçekten mi? Ciddi olamazsın? Hemen geliyorum, dedi.

Birkaç dakika sonra odamdaydı.

-    Hani nerede? dedi.

-    Tam yanıma gel, balkonun köşesine bak, dedim.

Yanıma geldi, gördü O'nu,  çok sevindi, biraz da duygulandığını hissettim. Sevinçten ve heyecandan tuhaf sesler çıkartıyordu adeta.

-    Ah canım benim, şunun güzelliğine, tatlılılığına bak, kaç aydır görmüyordum, çok teşekkür ederim haber verdiğin ve O'nu görmemi sağladığın için, çok özlemişim, dedi.

-    Ne demek, senin O'nu çok sevdiğini biliyorum, haber vermez miyim hiç? dedim.

-    Bir süre yanımda O'na bakakaldı, seyretti, seyretti, doyamıyordu ona bakmaya.

-    Şunun gözlerine, suratına, hareketlerine, bak, ne kadar tatlı ve anlamlı değil mi? dedi.

Açıkçası ne diyeceğimi şaşırdım, çünkü hiç de öyle düşünmüyordum! Bir hayli sevimsiz ve hatta korkunç geliyordu gözüme, ama kalbi kırılmasın diye,

-    Ya evet maşallah çok tatlı ve güzel, dedim.

Bir süre daha baktı, baktı, iç çekti.

-    Hiç istemiyorum onu burada bırakıp gitmeyi ama odama dönmek zorundayım çok işim var, dedi.

-    Tamam, hadi kolay gelsin sana, dedim

-    Tekrar gelirse haber verir misin bana?  dedi.

-    Tabii elbette haber veririm, merak etme, diyerek odasına gönderdim arkadaşımı.

Gittikten sonra ben bir süre O’na baktım, acaba gerçekten tatlı ve sevimliydi de, ben mi fark edemiyordum ?

Kendimi zorladım O’nda sevimlilik, şirinlik adına bir şeyler görebilmek için…

Ama maalesef olmadı, göremedim.

Utanarak düşündüm ve kendime itiraf ettim, nefret ediyordum aslında ben O’ndan.

Aynı anda birden kart sesiyle gaaaak diyerek uçuverdi simsiyah karga.

Bu bloğu da okuyun pişman olmayacaksınız :)

http://blog.milliyet.com.tr/kargalar-askina--/Blog/?BlogNo=345210