İnsan varlığı ve aşk

İnsan varlığını, sadece duygularını yoğunlaştıra bildiğinde anlayabilir ya da hissedebilir. Bu kimileri için aşk iken benim gibileri içinde böyle bir anda yazı yaza bilme yetisiyle birşeyler yazabilmesidir. İnsan kendi varlığını nasıl tanımlar yada bu tarih içerisinde nasıl süre gelmiştir?

İnsan kendi varlığını tarih içinde küçük ve aslında tam anlamıyla insan doğasını anlatmayan yada aslında insanın varlığını anlatılanların altında kalcak şekilde anlatmıştır. Bence insanın varlığı duyguların var olmasıyla alakalı ve orantılıdır. Bunu en güzel örneği aşık olmaktır çünkü aşık olmak insanın duygularını en çok yoğunlaştırdığı andır ve işte bu anda insan kendi varlığına inanmaya başladığı gibi aşık olduğu kişininde varlığına inanarak aslında tüm insanlığın varlığını kendince kanıtlamış olur.

Var olmayan birşeyden vazgeçe bilirmisiniz yada ondan vazgeçmeyi düşüne bilir misiniz? İşte aşk tam burda ortaya çıkıyor aşk öyle bir etkiyle ki kendi varlığını anlayamayan insan aşk için, aşık olduğu insan için kendinden varlığından vazgeçebiliyor yada vazgeçebiliceğini biliyor ve işte buda insanın kendi varlığını duygularının yardımıyla anlıyabileceğini desteklimiş oluyor. Aşk kış çicekleri gibidir, karın alıtında kalsa solmaz yada kuruyarak yok olmaz sadece üşüyerek güneşi görebileceği günü hayal eder.