Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Eylül '12

 
Kategori
Psikoloji
 

İnsandaki derinlikler

Hayat  herkes için farklı boyutların briminde seyrediyor sanki bunlar içinde asıl olan insan ve sevgi. Varolmanın gayesi sevmek, akabinde saymak bu ikili aşkla meşk kadar birbirine bağımlıdır tabii gerçek hayattada öyle. Zira ; insanın egosu nedenli törpülenmişse kabullenme duygusu da esnekleşir kolaylaşır. Birbirini kabullenme varlığın tümünü kapsar içinde birtakım ayrıcalıklar tanımak bir tümü keşfetmek gibi.

Düşünerek yapılan davranışlarda nasıl bir kayma vardır içinde acıma, şefkat, dinleme, heyecan, istek duygularını içine alan geniş bir kavram olsada düşüncenin özünde kişisel egoları zapdetmek bazen umulmadık sonuçlar doğurabilir. Öyle ki, bunlar tarifi imkansız dönülmez açmaz kapılar oluşturur. Kişinin zihninde de bakılması bile infial yaratan tabular oluşturur. Bu tabuları yıkmak, bir imparatorlğu tek başına yıkmak gibi belki komik belki de Herkül gibi bir güç denemesi gerektirir. Gene de düşünmenin yalın tarafıyla ilgili olarak kişinin iç dünyasındaki bazı açmazları diğer kişiye açık olmadığı sürece bunların derinliğine inmek, mana ve görevleri kişi için ehemmiyet derecesini bilmek bazen mümkün olmaz. Bu gibi durumlarda yapılacak en kısa yol sorulara soğuk net cevaplar vermektir ki; o an içindekileri dökmek kendiliğinden oluşan soruları cevaplama isteği kişide bir boşalma, rahatlama isteğini belirtileri olabilr

Güven isteği kişideki bu duygunun yer etmiş hali insanda kuvvetli lmanın sağlam yere basmanın örnekleridir ki konuşurken kekelememe, cümleleri kurarken rahat tavır, davranşlarındaki öz güven önemlidir. Şayet karşısındine karşı güven hassasiyeti hafifte olsa sarsılmışsa ona olan sevgisi, saygısı sadece acıma duygusunun sapmış dürtüleridir ki; bu onun güveninin sarsılmış olduğu zaman zaman kendini öfke halinde iken karşısındakine daha rahat biçimde öfkesinin dozunu artırarak kusar ki buna boşalma rahatlamada denir

İçinde boşalma hisseden kişi bu durumdan oldukçada rahatsız olur. İçinde iki varlık var, yok haklı, haksız ya da kazanım ve kayıplarının ani şekilde kayıttan düşer. Kişi üstsüz kalmış gibidir. Üşüme halini alan suçluluk duygusudur. Sakinleşir yaptıklarından kendini sorumlu kılarken mutlak bir bahane ile hatadan dönme isteği belirtir. Bence bu tür kişiler sevgide çok yara almış olanlardır. Toplumda aynı cinslere karşıda ön yargısı devamlı seyreder. Kurtulması eski normal hal davranışlarla bağdaşması zaman alır. Hatta üstüne bazen hata yaparlar. Farklı kişiliklere özendikleri başka hayat biçimlerine özlem duyduklarıda bir aşikardır.

 
Toplam blog
: 151
: 1010
Kayıt tarihi
: 13.02.08
 
 

Kısaca öğretmen ve öğretenim. Yaşamayı yaşarken öğrenmeyi ilke edinmenin dustur olduğuna inananla..