Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ocak '09

 
Kategori
Magazin
 

İnsanımızın açmazlarından elde edilen rant

İnsanımızın açmazlarından elde edilen rant
 

Cumartesi günü farkına varabildim ne kadar hasta olduğumun.
Öyle bir soğuk yemişim ki, hareket dahi edemiyorum.
Pazar günüm yatarak geçti, ama nafile.
Pazar gecesi ise daha da fenalaştım ve pazartesi sabah doğru hastaneye, serumlar, ilaçlar, iğneler derken, Salı sabahı kendime gelebildim.
Ve böylelikle, pek de aram olmayan televizyonla arkadaşlığım bir nebze olsun başladı.
Tabi gündüz kuşağında öyle kayda değer bir program yok.
Kumanda aleti elimde, oradan oraya geçiyorum.

Kanalın birisin de bir program.
Daha önce adını duyduğum, ama ne olduğunu, nasıl olduğunu bilmediğim bir program.
“İzdivaç” yazıyor ekranın sağ üst köşesinde.
Otuzbeş yaşlarında bir kadın, ve yine aynı yaşlarda bir erkek, aralarına bir paravan çekilmiş, birbirlerini görmüyorlar.
Programı sunan hanımefendi, erkeğe bir takım sorular soruyor.
Erkek kendince yanıtlıyor.
“Nasıl bir eş istersin?” yollu sorular.
Erkek, o bildik yanıtları veriyor.
“Yalanı dolanı olmayacak”, “Namuslu olacak”, “Evine bağlı olacak”, v.s.
Paravan açılıyor ve bayanla, erkek birbirlerini görüyorlar ve konuşmaya başlıyorlar.
Kadın soruyor utangaç bir yüz ifadesi ile, erkek yanıtlıyor.
Erkek soruyor, kadın yanıtlıyor.
Vel hasıl anlaşıp evlenecekler, hayatlarını birleştirecekler.

Tarafların birbirlerini tanımalarına neden olacak soruların her biri mizah tadında.
“Ne kadar maaş alıyorsun?” , “İçki içiyor musun?”, “Kumar oynuyor musun?”, “Yalan söyler misin?”.
Ve bu sorular üzerine muhtemel bir beraberlik kurulacak.
Sanırsınız ki bu sorulara muhatap olan şahsiyet içki içiyorum diyecek, kumarım var diyecek ve yalan söylüyorum diyecek.!
Komik.
Bence bu somut mizahi olayların yanında, mizah dergilerinin ve mizah programlarının esamesi okunmaz.
Memleketin Cem Yılmazlara ve benzerlerine ihtiyacı yok.
İzleyin bu programları, bol bol gülün.
Doğru söylüyorum.
Hiç sıkılmazsınız.
Emin olun.

Hani eskiden gazetelere eş arayanlar kısa ilanlar gönderirdi.
Bilmiyorum, bu kısa ilanlar sayesinde eş bulan olmuş mudur?
Hatta bir de film çekilmişti bu konu ile ilgili.
“Rumuz Goncagül” isimli filmdi.
Türkân Şoray başrol oyuncusuydu.
Güzel bir yerli filmdi.
Şimdi gemi azıya almış ve kanallar eş bulma işlevine soyunmuşlar.
Bu durum nasıl bir muhafazakârlığın ve eğitimsizliğin pençesine sıkıştığımızın da göstergesi.
Hakikaten bu hususlar da toplum ciddi bir açmazın içerisinde.

Özünde görücü usulü evlilikten pek de farklı olmayan bu arayışlar, rant avcıları tarafından nasıl da ciddi bir irad alanına çevriliyor
Yazık.
İnsanımızın düştüğü, ve düşürüldüğü durum açısından.

 
Toplam blog
: 1509
: 1145
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..