Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Nisan '13

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

İnsanlar yaramazlık edebilirler; ancak kötülük yapma hakları yoktur

İnsanlar yaramazlık edebilirler; ancak kötülük yapma hakları yoktur
 

Biz insanların yaramazlık yapmalarına müsaade etmediğimiz için kötülük yapıyor olabilirler mi?

Yaramazlık ile kötülüğü ayırmak lazım.

İnsan canlı bir varlık olmak hesabıyla yaşayışında aklı ve duygularıyla sürekli bir şeyler yapmak ister. Hiçbir şey yapmadan oturursanız hayat geçmez, hep doğru şeyler yaparsak da hayat sıkıcı olur. Hayatın balon patlatma yönü vardır. Bizim hatamız balon patlatan çocuğu cezalandırmak.

Sadece çocuklar değil büyükler de yaramazlık yaparlar. Büyüklerin de oyunları vardır. Bunları yasakladığınız ve ayıp, günah diye baskı altına aldığınız zaman misketi elinden alınmış çocuk gibi küser yalnızlaşırlar. Nolur yani kendi kendine türkü mırıldansın, hafiften ıslık çalsın. Kendi kendine konuşsun, gülsün. Saçma espriler yapsın. Kızlara laf atsın. Yalınayak gezsin. Kafasını kazıtsın. Kahkaha atsın. Mezarlıkta yatsın… Deli bunlar. Sensin deli, sittir git!

Yaramazlığı belli bir yere kadar serbest bırakalım, daha ileri giderse muhatap ya da mağdur olan cezasını kessin, ancak rahatsızlık boyutuna ulaşırsa müdahale edelim. Kız peşinde koşuyor, vay ahlaksız! Bara pavyona gidiyor, serseri.

Hayat şartları zor, insanlar bunalmış. Boğazına kadar banka kredisine borçlanmış. Bu adama kalkmış akıllı davran, efendiliğini bozma, her akşam dişini fırçala... Diyorsun. Kafasını dağıtmak için iki kadeh atsa ayyaş, karıya kıza gitse… Ya bu ahlakçılar beni sinir ediyorlar!

Yaramazlık deşarj olmayı sağlar. Yaramazlık yaparak rahatlayan kimseler varsa kafalarındaki kötü düşüncelerinden de kurtulur. MSN de bir iki mesajlaşmış. Karısı/kocası kızar, çevresi yerlere vurur. Aslında evliliklerde de baskı altında tutulan kadın/erkek aldatır. Sen karını serbest bırak. Gezsin, tozsun, konuşsun seni seviyorsa tertemiz eve dönecektir. Evliliklerde karı da koca da birbirini serbest bırakmalıdır. Hatta birlikte serbest arkadaşlık ortamlarına girmelidirler. Serbestlik ahlaksızlık değildir. Tanıdığı birisiyle konuşmasına izin vermediğiniz karınız hiç şüpheniz olmasın ki tanımadığı biriyle yatar.

Biz yaramazlık ile kötülüğü ayırmıyoruz. Kızlara laf atan biriyle adam öldüreni aynı tutuyoruz. Yaşantımızda yaptığımız çoğu şeyler ayıp, günah ya da suç olarak görülüyor. Biz sadece kötülük olarak kabul edilecek şeyler üzerinde durmalıyız. Gerçi laf atanlar da bilmiyorlar. Bir kızla kadınla konuşmak istersen bir defa söylersin hayır derse yoluna gidersin. Öküz gibi ısrar ediyoruz.

Serbest toplum değiliz. Herkes herkesi kontrol ediyor. Belli bir format kafalara yerleşmiş, saptın mı salak oluyorsun. Gömleğin üst düğmesini açsan, tespih taşısan, saçlarına jöle sürsen, beyaz çorap giysen… Arkandan kim bilir neler söylerler.

Toplumun düzeni diyoruz ama sorun içimizdeki ayılarda. Hayatın sokakları okul değil, tekke değil, cami değil. Ben İstiklal caddesinde dondurma yalayarak gezerim arkadaş. Hiç kimse de umurumda değil, sittirsin gitsin! İnsanlarımız da yüreksiz, istiyorlar ama etraftan çekindikleri için yapamıyorlar. Hâlbuki siz cesur olsanız onlar azınlıkta kalacak, onlar utanacak, rezil olurum diye Taksim’e çıkamayacaklar.

Beni Türkiye’de en çok rahatsız eden şu terbiyeli, ahlaklı insanlar. Hoşgörüleri yok, gözlerini dikmiş ne yapıyor diye sana bakıyorlar. Şeyimle oynuyorum tövbe tövbe! Aslında eksiklik onlarda. Bildikleri bir hayat yok, cesur da değiller. İyi adam masallarıyla oyalanıyorlar işte. Gençler uyanmış, bunlara bakmıyorlar, canlarım benim! Efendilik hiç bu kadar itici olmamıştı. Ahlaktan nefret edilir mi ya! İnsanlar ahlaktan nefret ediyorlar.

Kızlı erkekli gençler el ele kol kola sokaklarda. Namus elden gitti. Gitsin nolacak. Namusu yiyim. Nedir ki o. Ah şu gençler biraz daha cesur olsalar. Bunlardan katil çıkmaz kızım. Katillerin yarıdan fazlası ahlakçılardan çıkıyor. Barda dans eden gençten korkma. Hoplar hoplar evine gider.

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..