- Kategori
- Gündelik Yaşam
İnsanlığı insanca yaşa(t)mak
YIKILAN İNSANLIK
Her şey ucube denilen insanlık anıtımızın yıkılmasını seyretmekle başladı. Hayatı izlediğimiz gibi. İnsanlığı insanca yaşamak ve yaşatmak isteyen onca insan varken, bu yıkım da neyin nesi, sesi, habercisiydi. Vurgun yemişti insanlık. Sonra oturdum, düşündüm, kızdım, öfkelendim, umutlandım, yüreğime bile sığdıramadığım duygulara bürünmüştüm.
Dolduramadığım bir boşluk vardı içimde. Karanlık bir odada yalnızlığım ve radyoda çalan şarkının dizeleri eşlik ediyordu bana.
Sonra oturdum, düşündüm, düşündüm düşündüm bir sonuca varamadım. Kırgınlıklarım vardı , kzıgınlıklarım, haksızlığıa uğrayan insanlarım vardı. Hayalleri yıkılan, umutla bekleyen, ağlayan, deliler gibi sevinen minik yürekler vardı hayatımda. Anlayacğınız insanlığın bütün hallerini yaşıyordum dört bir yanımda.
Birileri son model arabalarıyla, tatil yuvalarına yol alırken, kimileri ekmek almaya ucu delik cüzdanından para bulmaya çalışıp, evlerinin yolunu tutar.
Bazıları gerçekten engelli olup, yaşama çabası verirken bazıları ise beyinlerinde yarattıkları engellere yenik düşenlerdi. Bunları düşünürken çalan telefounumla toparlandım ve satırlarımı güzellik kokan cümlelerimle bitirmek istedim.
Çocuklarımıza yeşillerin, mavilerin daha da çok olan bir dünya bırakabilmek için, umutla geleceğe aydınlık gözlerle bakmaya ne dersiniz?