İnsanlık Van için üşüyor

Türkiye’de 23 Ekim 2011 tarihinde yaşanan Van Depremi 13.41’de başlayıp 25 saniye sürmüştür. Depremin merkezi Van’a 17 kilometre uzaklıktaki Tabanlı Köyü’dür. Depremin büyüklüğü Kandilli Rasathanesi tarafından Richter ölçeğine göre merkezde 9,0 büyüklüğünde, moment büyüklüğü 7,2 olarak kaydedilmiştir. Depremin sonucunda bölgesel olarak yapılan çalışmalarda Van merkezinde 95 ölü, 350 yaralı, 10 enkaz bulunduğu tespit edilmiştir. Çevre ilçeleri de sayarsak toplam rakam 601 ölü, 4152 yaralı, 2262 enkaz olarak ortaya çıkmıştır. Bu ağır kayıplarımız neticesinde Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve NATO ile devletlerden Almanya, Amerika, Fransa, Irak, İsrail, Kosova, KKTC, Mısır, Pakistan, Rusya, Yunanistan, İngiltere, Polonya, Macaristan ve İsviçre yetkilileri başsağlığı mesajları yayınlamış, talep edildiği takdirde yardıma hazır olduklarını belirtmişlerdir. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise Türk Arama Kurtarma ekiplerinin yeterli olduğunu söyleyerek çoğu ülkenin davetini reddetmiştir.

Ülkemizde hiçbir şey layığı ile yapılamazken böyle bir doğal afet sonucu gelen yardım taleplerini reddetmek ne kadar akıllıca bir harekettir siz düşünün. Van depremzedeleri için konteynır barakalar yapıldı. Üstelik bunu da hemen afetin akabinde yapamadık. O insanlar afeti yaşadıkları yetmezmiş gibi bir de devlet baba tarafından yok sayıldı. Beşiktaş taraftar grubu Çarşı Van için stada atkı, eldiven, bere fırlattı. Plaket bekledikleri falan da yoktu. Ama işgüzar TFF takdir edeceği yerde cezalandırmayı seçti. Fenerbahçe taraftarı bugünlerde yardım kampanyası başlattı. Aman dikkat edin topladığınız yardımlar şike kapsamına girmesin. Ne de olsa yardım etmek reyting kazandırmıyor. Konteynır barakalar TOKİ’nin mükemmel çalışması ile reklam üstüne reklam edilirken o kadar da mükemmel olmadığı ortaya çıktı. Barakalar ne insanları soğuktan koruyabiliyordu ne de hayatlarını kolaylaştırıyordu. Bu da yetmezmiş gibi geçenlerde okuduğum bir habere göre başka bir yardım kampanyası amacıyla bazı barakalar ellerinden alınmış. Bu kadarı da olamaz yalan haberdir dedim, demez olsaydım. Bugün Van’da insanlar kar altında, eksi derecede sokaktalar. Hayatın içinde aşkta olmalı, mutluluk da. Ancak birçoğumuzun romantizm saydığı kar yağışı onlar için ölüm kalım savaşıdır. Kimse kusuruma bakmasın ama “Allah’ım sen sokaktakilere yardım et” demekle vicdanını rahatlatamazsın arkadaş. Bak Van’da sen üşüyorsun, senin arkadaşın açlık çekiyor, senin akraban orada sokakta kalıyor. Bugün soğuk ve açlık sebebiyle ikinci bir genç arkadaşımız can verdi. Haberin var mı?