Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Ekim '16

 
Kategori
Sosyoloji
 

İntihar mı, hayır asla!

İntihar mı, hayır asla!
 

İNTİHAR MI, HAYIR ASLA…


(Sıkıntılardan dolayı ölümü istemeyin! Dayanamayan, "Ya Rabbi, hakkımda yaşamak hayırlı ise, yaşamayı, ölmek hayırlı ise, ölümü nasip et!" desin!) 

[Buhari]

 ‘Hayat kalp ritmi gibidir’ derdi hocamız. İnişler ve çıkışlar olur insan hayatında. Bir bakmışsınız zirvedesiniz, bir bakmışsınız dipte. Bunu Yusuf peygamberin yaşantısına benzetirim. Bir bakmışsınız Yusuf Peygamber kuyuda, bir bakmışsınız Mısır’da sultan. Güzel bir söz vardır hep söylediğim. ‘Bakma tasalanıp ta karanlığa, Ne ışıklar gizlidir bağrında gecelerin. Bugüne bakıp yarında hep aynı olacakmış gibi düşünmek oldukça yanlıştır. Yarının hâkimi Allah’tır. Bir saat sonra rabbimizin bize çizeceği kader noktasını bilemeyiz. Günlük hayatta sık intihar haberleri duyuyoruz. Elbette üzülmemek mümkün değil. Gencecik taze fidan kendine kıymış. Belki de rabbim onlara gelecek güzel hayatında ne büyük güzellikler nasip edecekti. Sen hadsizlik yaparak dünya sayfasını kapa, sonrası ise malum ebedi cehennem. Dünya hayatı imtihan hayatı olduğunu hiçbir zaman unutmamalıyız.  Albane Gourge’in güzel bir yazısını naklederek yazıma son veriyorum.

1965 Yaz’ında bütün aile Florida Plant City’de bir aile toplantısı yapmıştık. Gece yarısı saatin ikisinde büyükannem herkesi uyandırdı ve onları boş kola şişeleri, mantar ve boş kağıt bulmaları için seferber etti: "Tanrı’dan bir mesaj aldım. Herkes bunu dinlemeli." Bundan sonra her kâğıda iki söz yazarak bir şişenin içine koydurdu. 
Ayrıca her şişenin içine telefon numaramızı ve evimizin adresini de yazdırdı. Bu şekilde o sabah tam 200 şişe nehire bırakıldı. Bir zaman geçtikten sonra anneannem yazdıklarından dolayı teşekkür mektupları, telefonlar aldı. Hatta ziyaretine bile gelenler oldu. Kasım 1974 tarihinde anneannem vefat etti. 1974 yılında en son teşekkür mektubunu aldık, bu aynı zamanda en ilginç olanıydı. İşte mektupta yazılanlar: 
     Sevgili Bayan Gauge:
"Bu mektubu size mum ışığında yazıyorum. Çiftlikte artık elektrik yok. Kocam sonbaharda traktörün altında kaldı ve öldü. 
Bize yeni traktörün borcunu ve on bir çocuk bıraktı. Banka bütün borçlarımızı ödememizi istiyordu. Yiyecek bir somun ekmeğimiz bile yoktu. Çocukların okulda kullanacakları araç gereçler ve kitapları beni düşündürüyordu. Yerler karla kaplı idi ve Noel’e birkaç gün kalmıştı. Nehir’e gidip kendimi atmadan önce Tanrı’ya dua ettim. Bütün çocuklarımı onlar uyurken bırakıp nehir’e gittim. Nehir iki haftadan beri donmuştu. Elime bir sopa alarak nehirin bir yerinden buzu kırdım. Buzu kırdığım yerden bir şişe dışarı fırladı. Şişenin içinde beyaz bir kâğıt görünüyordu. Şişeyi kenara çektim ve içindeki kâğıdı çıkararak okudum. Kâğıtta sadece iki söz, bir telefon numarası ve bir adres vardı. Gözyaşları içinde şişedeki sözleri defalarca okudum. Şu sözler vardı:

"Yaşayan herkes için mutlaka bir umut vardır.
  Yaşayan köpek, ölü bir aslandan daha iyidir."

     Neden bu yazıyı ben bulmuştum? Birkaç metre ötede ölmeyi deneseydim bu yazıyı bulamayacaktım. Demek ki bu mesaj benim içindi. Ölmekten vazgeçtim ve mücadeleye geri döndüm. Birkaç gün sonra bir komşumuzun bizden bahsettiği bir vakıf yöneticisi bizi ziyarete geldi. Çocuklara burs sağlayabileceğini söyledi ve bunu gerçekleştirdi. 
     Biz medyaya yansıdık. Eşimin traktörü satın aldığı kişi borçlarımızı sildi. Elektriğimizin birkaç güne kadar bağlanacağını söylediler. Her şey yavaş yavaş yoluna giriyor. Gönderdiğiniz o mesajdan dolayı sizlere ne kadar teşekkür edeceğimi bilemiyorum.

(İple boğazını sıkarak intihar eden, boğazı sıkılarak azap görür. Herhangi bir bıçakla intihar eden, Cehennemde bıçaklanarak azap görür.) 

[Buhari]

 
Toplam blog
: 358
: 662
Kayıt tarihi
: 22.12.12
 
 

4 Aralık 1982'de Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde doğdu.Tavşanlı Fevzi paşa ilköğretim okulu,İmam h..