Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Aralık '09

 
Kategori
Dünya
 

İran-Amerika son durum analizi

İran-Amerika son durum analizi
 

Barack Obama- Mahmud Ahmedinejat


Amerika’nın Orta Doğu üzerindeki petrol yataklarına sahip olma isteği ve bazı devletlerin bölgede güçlenmesini etkilemek için politik ve askeri olarak bölgelere müdahale hakkını kendinde görmesinin doğurduğu bir sonuç olarak karşımıza Afganistan ve Irak devletlerine yapılan operasyonlar çıktı. Barış ve demokrasi adı altında bu operasyonlar yapıldı. Savaş için neden bulmak ise ABD için sorun değil…

Şuandaki durumda ise bölgede sözde diktatörlük yaptığı iddia edilen İran İslamiyeti Cumhuriyeti var. Bölgenin Amerikalı tabiri ile Orta doğu’nun 2 güçlü devleti Türkiye ve İran iki kardeş devlet biri söz dinliyor diğeri dinlemiyor. Türkiye’yi ekonomik olarak istediği gibi etkiliyor. Siyasi politikası ve iç işlerine kendi eyaleti gibi müdahale edebilen ABD aynı şekilde kardeşi olan İran’a yapamıyor. Bunun doğal sonucu olarak yaptırım uygulamaya kalkıyor onu da doğru dürüst yapamıyor. Avrupa Birliği ülkeleri ile de istediği gibi oynayan Amerika, İran karşısında somut bir adım atamıyor. Bu diğer 3. dünya ülkeleri için bir örnek teşkil ediyor.

<ı>**** **** ****

<ı>İran’a Asya desteği

İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejat ise dünya’ya kafa tutuyor. Halkı için ezdirmeyeceğini söylüyor. Aslında bir liderin olması gerektiği gibi davranıyor fakat bu sert çıkışlarının bedelini başta Türkiye olmak üzere ileride kötü bir şekilde ödeyecek. Uluslar arası politikada daha ılımlı bir politika izlemesi lazımdır. Ekonomik anlamda İran bakanları da durmadan çalışıyor. Batıya (Avrupa’ya) mahkûm olmak istemeyen İran çıkış yolunu Asya kıtasındaki devletlerden alıyor. Örnek vermek gerekirse son olarak İran’ın gündeminde olan ülkenin kuzeyine yapılacak olan otoban için 180 Milyon Avroluk finans desteğini Fransız bankalarından sağlayamayan İran, dünyanın yeni süper gücü olmaya aday olan Çin bankalarından alıyor. Üstelik Fransa’dan alamadığı 180 milyon avroluk projeyi geliştirerek 400 milyon avroluk finans kaynağı buluyor. Japonya ile nükleer anlamda teknoloji paylaşımına gitmek isteyen İran ilk olarak destek göremese de ilerleyen zamanlarda bunu da çözeceğinden eminim. Neden derseniz? Japonya da küresel kriz çok sert bir şekilde hissedildi. Sanayi sektörü etkilendi. Sıcak paraya ihtiyacı var.

<ı>**** **** ****

<ı>
<ı>İran’a karşı etkisiz bir ABD

Bölgeden her zaman gücünü hissettirmek isteyen Amerikan hükümeti her zaman olduğu gibi elindeki tüm kozları kullanıyor. Bunlar siyasi, ekonomik ve askeri olarak ayırabiliriz. Şuandan iki kozunu oynayan ve elini sertleştiren ABD son kozunu ne zaman kullanacağı belli değil. Soğuk savaş döneminden de hatırlayacağız Rusya- Amerika gerginlikleri, İran konusunda da devreye giriyor. Rus S-300 hava savunma sistemleri konusunda tüm baskılara rağmen Rusya bu füzeler için İran ile anlaştı. Buradaki kutuplaşmayı görmemek elde değil. Yeni dünya düzeninde güçlerin nasıl dağılacağını buradan anlayabiliriz. İlerleyen yıllarda bu uçurum artması (kutuplaşmanın) şuanda sarsılan dengelerin rayına oturmasını saylayacaktır. Kesin olmayan şudur ki Türkiye bu kutupların neresinde olacağıdır. Artık devir büyük devletlerin devridir. Yunanistan, Ermenistan, Gürcistan Irak gibi devletler bu oyun için fazlaca küçük. Bu oyunda önemli olan tarafını belirlemektir. Ilımlı olmak bu oyunda işe yaramayacaktır. Aslında Türkiye’de bu oyuna giremeyecek kadar güçsüz ve hangi tarafta olduğu belli bir istisna olarak konumu iyi değerlendirirse kendi değerini diğer devletler gözünde arttırabilir.

**** **** ****

<ı>
<ı>Obama geldi politika değişmedi

Dünya’nın süper gücü olmanın verdiği ağırlıktan olsa gerek başkanlık seçimlerinde 8-10 ay önce dünya gündemini meşgul etti Amerika’daki seçimler, siyahi bir başkanın geleceğini tahmin edebilmek mümkündü aslında nasıl mı? 90’lı yıllarda izlediğiniz Hollywood filmlerinden bazılarını hatırlayın zenci başkan ülkeyi kurtarıyordu. Hollywood bağımsız değildir. Amerikanın psikolojik olarak önce kendi halkının sonrada dünyadaki insanların bilinçaltına bu düşünceyi yerleştirdi. Büyük devletlerin politikaları 100 yıllıktır. Böyle devletler bir elin parmakların sayısını geçmez. Clinton, Bush ve Obama ülkenin politikası hep aynı kalmıştır. Değişen sadece başkanlar ve onların tarzlarıdır. Örneğin C.W.Bush Orta Doğu konusunda daha savaşçıydı karakter olarak. Obama ise “Barışa önem veriyorum” diyor ama yapacağını (ülke politikasını) yapıyor. Saf olan insanlara bu oyunlara yutturuyorlar. Emin olun ki bundan sonra Amerikada başkanın kim olacağı bellidir.

Son söz; Ülke olarak kendi ulusal politikamıza bile bazı devletlerin yön vermesi, ülke gündemini gerek politikacılar gerek gerekse bazı yazarlar yazdıkları yazılar ile dış güçlere hizmet etmektedirler. Soysal kuruluşlar ile benim pembe darbe olarak niteliğim olaylara zemin hazırlanıyor. Türk halkın her zaman uyanık olsun olayları beyin süzgecinden geçirdikten sonra karar verin. Sağduyulu olun oyunlara gelmeyin!

**** ***** *****

Konu ile bağlantılı yazılarım;

Yılbaşı ve Pembe darbe: http://blog.milliyet.com.tr/Yilbasi_ve_pembe_darbe/Blog/?BlogNo=220182

Olayların perde arkası: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=218151

Yıllarca Kandırıldık: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=216335

Borçlar ve 2010 Teorilerim: http://blog.milliyet.com.tr/Borclar_ve_2010_teorilerim/Blog/?BlogNo=216846

Barack Obama piyon mu?: http://blog.milliyet.com.tr/Barack_Obama_piyon_mu_/Blog/?BlogNo=207453

-

-

SAMET SERBEST

S&S (Her Zaman Önde)


serbestler@windowslive.com

 
Toplam blog
: 112
: 2756
Kayıt tarihi
: 15.09.09
 
 

Ülke meselelerine kafa yoran ulusal çıkarları korumaya çalışan düşünen bir genç. İlkelerim; Üstün..