İran idamlar konusunda Suudi Arabistan’ı eleştiriyor ama ondan aşağı kalır yanı yok

BM verilerine göre İran’da 2014 yılı içinde 250’den fazla kişi idam edildi. Dahası son 10 yılda İran’da 73 çocuğun idam edildiği belirtiliyor. Suudi Arabistan yakınlarda 47 kişiyi idam etmiş ve bu nedenle iki ülke savaşın eşiğine gelmişti. Hani bizde biz söz vardır “Kazan kara kazan kara senin şeyin benden kara” Yani şimdi maşallah iki ülkenin de birbirine diyeceği yok.

73 çocuğu asıyorsun, sonra komşu ülkeye insanları niye idam ediyorsun, diyorsun. Senin derdin idamlar olamaz, içlerinde kendi adamın var(Şii din adamı Ayetullah Nemr Bakır en-Nemr) onun için.

Dünya basınına yansıyan haliyle meşhur İran gece yarısı infazlarını izliyoruz. İdam sehpaları artık neredeyse parklara bahçelere kuruluyor. Benim içişlerime karışamazsın diyemezsin. Hür dünya böyle şeylere sessiz kalamaz. Ortada haksızlık varsa içişlerine de karışırım dış işlerine de. Devletim Türkiye ticari ilişkiler nedeniyle angajman altına girmiş olabilir; ama ben hür dünyanın bir ferdi olarak bu adalet katliamlarına seyirci kalamam.

Suçluların mutlaka en ağır şekilde cezalandırılmasından yanayım. Adil davranması halinde İran Anayasası’nı da baş tacı ederim. Ama idam insan onuruna aykırı bir cezadır. Müebbet ver, hapiste yaşasın. Devlet katil değildir, insan öldürmez.

Sanki ne değişiyor, aynı suçlar işlenmeye devam ediyor. İdam sehpalarının sayısını değil, güvenliği artır. Artı idam edilenlerin bazılarının bu cezayı hak etmediği, özellikle kadınlara bu konuda ikinci sınıf muamele yapıldığı şeklinde vicdanları kanatan duyumlar alıyoruz. Ayrıca ülkeyi gezenler tarafından gizli bir İran medeniyetinden bahsediliyor.  Ülkenin dört bir yanındaki idam sehpalarıyla övgüyle anlatılan bu medeniyet nasıl uyum sağlıyor? Eşcinsel diye çocukları idam ediyormuşsunuz. Yanlış adalet en büyük adaletsizliktir. Kısaca Sayın İranlı yetkililer, sizler Suudi Arabistan’dan önce kendinize bakın.