İronik zırvalık

Yıllar önceydi. Sene bimem kaç, bir muhteremin muhteşem kitabını okuyorum. Muhterem zat, kitabında çok sevdiği Bertnard RUSSELL' den bir alıntı yapmış, ancaaak bir şeyi atlamış, Bertnard abisini taklit ederken, onun (sanırım aynı kitabındaydı.) yazdığı başka bir açıklamayı ya gözlüğünü takmayı unuttuğundan ya da buharı tüten herhangi bir sıcak içecek içtiğinden yada o sırada hamburger yediğinden fark etmemiş.

Çok bi aydın olan abim, bir başka kitabında, asırlar önce yaşamış bir adamı överken, diğer bir kitabında da aynı kişiyi yerden yere vurmuştu. Mesele asırlar öne yaşamış olan adamın kadın erkek toplum üzerine söylediği değil ( bu konularda haklı olabilir.) ancak, Moğolların karşısında insanları kurtarmak için yalvarması ile ilgiliydi. Kankasının yazdığı kitabı okusaydı, belki birşeyler öğrenebilirdi. Ama ne mümkün.

Hangi düşüncede olursak olalım: bizdendir, muhteşem bir adamdır, hiç hatası olmaz demek yerine okuduklarımıza, yazdıklarımıza dikkat etmeliyiz. Yoksa hatalarımızı üst üste koyar, toplamın altında eziliriz. Böylece zır cahiller ordusu yetiştiririz.

NOT : O zamanlar, avamdan birisi olarak, şöyle düşünmüstüm ''DEMEK Kİ AYDIN OLMAK DA TEKEL .'' Bilmem ki niye. Ama beni en çok şaşırtan bir lise talebesinin söylediği '' Ağabey, elimi sallasam ellisi de, mürekkep yalamış alim.

Bugünler de aklıma takılan bir başka soru daha var. Bir kitabın kaçıncı baskısını okumalıyız ki, vatandaşın düzelttiği hataların doğrusunu öğrenelim.

SAYGILAR