Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Aralık '10

 
Kategori
Tarih
 

İrticaya Parmağınızı Uzatırsanız Kolunuzu Kopartırsınız

İrticaya Parmağınızı Uzatırsanız Kolunuzu Kopartırsınız
 

İkinci Adam İsmet İnönü, Atatürk’ün en yakın silah arkadaşı, sayısız zaferler kazanmış eşsiz bir komutan, Genel Kurmay Başkanı, Başbakan, Cumhurbaşkanı ve 25 Aralık 1973 tarihindeki ölümüne kadar da tabii senatör olarak ülkemize hizmet etmiş bir devrimci idi.

İkinci İnönü Zaferi utkuyla sonuçlandığında 1 Nisan 1921 sabahı Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa’ya ve Mustafa Kemal Paşa’ya “Düşman binlerce ölüleriyle doldurduğu muharebe meydanını muzaffer silahlarımıza terk etmiştir” cümlesiyle bitirdiği telgrafıyla zaferi müjdeleyen İsmet Paşa’yı; Mustafa Kemal, “ Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin makus talihini de yendiniz. İstila altındaki bedbaht topraklarımızla beraber bütün vatan, bugün en uzak noktalarına kadar zaferinizi kutluyor. Düşmanın hırsı, azim ve hamiyetinizin yalçın kayalarına çarparak hurdahaş oldu” övgülü cümlelerini içeren telgrafıyla kutlamıştır.

Doğru, dürüst ve ilkeli bir devlet adamı olan Lozan Fatihi İnönü’nün tek amacı ülkemizi çağdaş, demokratik, zenginleşmiş, halkının refah düzeyi yükselmiş bir duruma getirebilmekti. Bu uğurda günümüz politikacıları gibi ucuz polemiklere girmeden, milli ve dini değerlerimizi politika malzemesi yapmadan, kişisel çıkarlarını düşünmeden, yandaşlarına çıkar sağlamadan çok çalıştı.

O’nun dinin politikaya alet edilmemesi ile ilgili anısını bilmeyen yoktur sanırım.

Türkiye’nin çok partili siyasal yaşama geçtiği 14 Mayıs 1950 seçimleri öncesi, DP ve CHP arasında kıyasıya bir yarış yaşanıyor. CHP’liler ısrarla “ Paşam DP seçim kampanyalarında sürekli dinden imandan bahsediyor. Halkın içinden de İsmet Paşa’nın ağzından hiç Allah kelimesi çıkmıyor, diyenler oluyor. Ne olur siz de bir kez olsun Allah deyin” diyorlar. İnönü de Konya mitingi öncesi dayanamyıp “ Peki” diyor. Miting başlıyor. Herkes merakla bekliyor. İnönü konuşmasının sonunda elini havaya kaldırıyor ve “ Allahaısmarladık” diyor. Ve böylece de hem verdiği sözü yerine getirmiş, hem de dinimizin politikaya ve devlet yönetimine alet edilmemesi gerektiği ile ilgili anlayış ve ilkesini seçim kaybetme pahasına çiğnememiş oluyor.

Denizli’de Gençlik Kollarında yetişmiş, yıllarca il başkanlığı, milletvekilliği ve bakanlık yapmış, CHP Genel Sekreterliği’ne kadar yükselmiş sayın Adnan Keskin’den dinlediğim bir anı da şöyledir:

Yine seçim kampanyasında CHP Genel Başkanı olarak İnönü’nün yolu Denizli’ye düşüyor. Tavas ve köyleri ziyaret edilecek. Yolda il başkanı olan İlhan Açıkalın, “ Efendim, ziyaret edeceğimiz köyde, falan tarikat ya da cemaat etkilidir. Konuşmanızda o cemaat ve tarikata fazla yüklenmezseniz iyi olur” diyor. Köye vardıklarında İsmet Paşa söz konusu tarikatı veya cemaati kıyasıya eleştiriyor. Dönüş için arabalara biniliyor. Yolda herkesin yüzünden düşen bin parça. İnönü kurt politikacı, durumu anlıyor. İl başkanına “ Ne o başkan canın sıkkın görünüyor” diyor. İlhan Açıkalın “ Efendim size arzetmiştik” deyince İsmet Paşa; “Başkan, başkan, İrticaya azıcık taviz verir parmağınızı uzatırsanız kolunuzu koparttırırsınız” diye karşılık veriyor.

Otuz yedinci ölüm yıldönümünde minnet ve saygıyla anıyoruz.

 
Toplam blog
: 190
: 3134
Kayıt tarihi
: 28.09.07
 
 

Emekli öğretmenim. Yurdunu, ulusunu seven, her konuda sorumluluk sahibi gençler yetişsin istiyorum. ..