İş ayakta başlayıp ayakta bitmiyor, yatağa gidiyor. Bu öğrenciler de çok oluyor…

Mardin Yeşilay şube başkanı Lütfü Günlüoğlu kral çıplak dedi... (Yeşilay’ın görevi değil mi her tür zararlı ile mücadele etmek? Bence kurumuna bir sorumluluk daha yüklemiş oldu… Tebrikler…) Üniversite öğrencilerinin ‘’Kente ahlaksızlık getirdiğini ve manevi çöküşü hızlandırdığını’’ söyleyiverdi… ‘’İş ayakta başlayıp ayakta bitmiyormuş, yatağa gidiyormuş…’’ Bunu da öğrenmiş olduk…

Şimdi de Zonguldak’tan benzer haberler geliyor… Okul önlerinde bekleyen uygunsuz kişilere (uygun standardı saptanmalı bence) ceza kesiliyormuş… Hatta okula yakın yerlerdeki deniz kıyısındaki kayalıklar, ağaç ve çalılıklar aranıyormuş…

Bence yerden göğe haklı sayın yetkililer… Bir kent düşünün; her şey yerli yerine oturmuş… Asayiş berkemal yani… Kendi inançlarıyla yaşayıp gidiyorlar… Taşlar yerine oturmuş, ağa kim, paşa kim belli… Yoksul belli, zengin belli… Eğlence belli, ibadet belli… İnsanların hayatı inceden inceye biliniyor… Tüm herkes ahlaklı ve dürüst… Ve herkes denetim altında…

 Sonra birileri geliyor bu Kentlere ve her şeyi alt üst ediyorlar… Laf dinlemiyorlar bir kere… Denetim altına alınamıyorlar… Kafalarına göre eğleniyorlar… Bildikleri gibi yaşıyorlar…

Bu kentlerin insanları bu okulları kendi değişimleri için istemediler ki… Kent para kazansın diye istediler… Ticaret artsın, evler değerlensin, kiralar çıksın diye istediler… Yoksa kim takar değişimi… Aksine bu kente gelenler değişmeli, onlara uymalı değil mi?

 Bakın kardeşim bu dışarıdan gelenler yerleşik, kemikleşmiş yapı filan dinlemiyor … Çünkü özgürlük var yaaa… İşte bunlar buna güveniyorlar… Olan bize oluyor sonra… Bizim gençler de onlara uymaya başlıyorlar… Haklı gençler, bu devirde kanları kaynıyor… Kim soğutacak bu kanı, yanı başında kanı daha kaynatan şeyler olurken…

Bizim bin yılda gerçekleştirdiğimiz şeyleri bu dışarıdan gelenler birkaç yılda yıkıyorlar… Bence kampanya başlatılsın; bizler üniversite filan istemiyoruz diye… Alın başımızdan bu belaları sloganımız olmalı…

 Bakın bu konuda en iyi örnek: Turizmin ettikleridir… Sahiller o kadar değişti ki ne söz dinleyen kaldı, ne gelenek, ne de görenek…