İş çevreleri için "devrim" gibi mali affı Babacan açıkladı...

İş dünyası cephesinden “devrim” olarak nitelenen “tarihi mali af paketi” sayesinde borcunu zamanında ödemeyen yurdum insanına çifte bayram.

Ekonomisinin yarısı kayıt dışı, vergi vermeyenler için cennet olan Türkiye zaten neredeyse her iki yıla bir af çıkararak adeta kayıt dışılığı cazip hale getiriyor.

Toplanan vergilerin %70’inin dolaylı vergi olduğu biliniyor.

Trilyonluk iş adamı ile asgari ücretlinin eşit ödediği vergiler yani benzin, tekel maddeleri vb. kalemlerden alınan vergiler toplumdaki adalet duygusunu yok ederken üzerine birde af gelince kaymaklı ekmek kadayıfı oluyor.

Yurttaş çoğunlukla su ve elektriğini ödediği için tasarıda söz edilen herhalde belediyelerin kamu kuruluşlarının ve özel sektörün borçları olsa gerek. Vatandaşa trafik cezası, çevre temizlik vergisi filan diye bolca süslenerek izah edilmeye çalışılan af aslında iktidara yakın çevrelerin bilgisi dâhilinde olan bir iktidar projesiydi.

Af kapsamına giren meblağın %90’ının iş çevreleri olduğu göz önüne alınırsa AKP iktidarının sermaye çevrelerine yaptığı kıyağın affın asıl amacı olduğu ortaya çıkar.

Bankalardan tüketici kredisi çeken vatandaşa uygulanan vergileri 5 puan artırarak kaynak yaratmaya çalışan iktidarın mali af ile gerçekleştirmek istediği, bir diğer amacı da her nasılsa toplayamadığı vergi alacaklarının bir kısmını tahsil ederek sıcak para gereksinimini karşılama ihtiyacıdır.

Babacan af ile ilgili açıklamayı yaptıktan sonra sermaye çevrelerinin gözünü korkutmaktan da geri kalmadı.Ne diyordu özetle: ”Bin beş yüz denetici daha istihdam edeceğiz, denetimleri sıklaştıracağız, ayağınızı denk alın..”

İktidarın iş çevrelerine “beyaz sayfa açmak” olarak dillendirdiği mali af ile ilgili ekonomi yazarları tarafından değerlendirmelerin ayrıntılarını ileride okuma olanağı bulacağız.Mali af ile asıl nelerin murat edildiği ortaya daha net çıkacak.

Geçmişte mali af ile ilgili açıklamalar gündeme geldiğinde Doğan grubunun da af kapsamına gireceğine dair değerlendirmeler okumuştum.

İktidarın muhalif gördüğü kesimlere denetim elemanlarını göndererek (bir kısmı yargıda olan) fahiş cezalar kestiğini biliyoruz. Konu AB raporlarına da yansıdı.

Getirilen mali affın en önemli gördüğüm vergi aslına bağlı olarak kesilen vergi cezalarından söz eden bölüm buna göre; vergi aslına bağlı olarak kesilen vergi cezalarının tamamı, gecikme cezası, gecikme faizi, gecikme zammı faiz geliri alacaklarından da vazgeçiliyor.

Mali affın yansımaları ve sonuçlarını daha çok tartışacağız. Yazının girişinde isim vermeden söz ettiğim Sinan Aygün’ün “devrim” olarak nitelediği af, “reel sektöre büyük bir motivasyon ve ivme kazandıracak” diye devam ediyor.

Mutlu bayramlar.