Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Temmuz '09

 
Kategori
Çalışma Yaşamı
 

İş mağdurları artık güçsüz değil!

İş mağdurları artık güçsüz değil!
 

İş Kazası ve İş Mağdurları Derneği


Türkiye de işçi- işveren arasındaki savaş tek taraflı olarak yürümektedir. Uygulama da işveren hep güçlü tarafta yer almış, işçi ise hep güçsüz tarafta kalmıştır. Halbuki gelişmiş ülkelerde durum tam tersi bir vaziyettedir. Bunun sebebi ise yasalar değil bireydedir. Bireyin çalışma hakları konusunda eğitimsizliği , devlet ve diğer sivil toplum kuruluşlarının çalışma hayatını ilgilendiren konularda hiçbir çalışma sarfetmemesi , sosyal devlet kavramının tam olarak yerleşmemesi gibi etkenler işçi kesimi hep güçsüz bırakmıştır. Çalışan kesimde , hem üst düzey çalışan işçi olsun hemde asgari ücretli vasıfsız işçi olsun haklarını tam olarak bilmemektedir. Bu haklarını öğrenmek için çaba dahi sarfetmek istemeyen birçok işçiler vardır. İşçiler , işsizlik korkusuyla sindirilmiş tam bir korku imparatorluğu ile yönetilmektedir. İşçi , haklarını bilse dahi uygulmasını ve hakkını ne şekilde yerine getireceğini bilmemektedir. Ama artık savaşın dengeleri değişmektedir. İşçiler giderek sivil toplum kuruluşları ile bilinçlenip örgütlenmektedir.

İş Kazası ve İş Magdurları Derneği'nin kuruluş amacı, öncelikle çalışan kesimi çalışma hayatı ve işçi hakları konusunda bilgilendirip, işveren karşısında başı dik , onurlu ve hakkını sonuna kadar arayan güçlü bir insan konumuna getirmektir.

Kötüniyetli olan her işverenin mutlaka açık tarafları vardır. İşçi, çalışma hayatı ve işçi hakları konusunda bilgi sahibi olmadığından bu durumu işverene karşı koz olarak kullanamaz, dolayısıyla da alın teri olan hakkını hiçbir zaman alamaz veya işçi hakkını, eksik bir şekilde almak zorunda kalır. Halbuki Türkiye de İş Hukuku her zaman işçi tarafında yer almıştır.İşçi, işveren tarafından verilen görevi en iyi şekilde yapmakla mükelleftir. İşveren ise işçinin yaptığı hizmeti, sorumlu olduğu tüm resmi kurumlara eksiksiz olarak bildirmek zorundadır .Aynı zamanda işçinin maaşını ödemek, işçinin sosyal haklarını yerine getirmek zorundadır. İşverenin, SGK ve İşkur a vermek zorunda olduğu bu bildirimlere işçinin müdahelesi söz konusu değildir. Hiçbir yasal evraka müdahele edemeyen işçinin de sorumlu olamayacağı aşikardır. Örneğin asgari ücret almayan bir işçi SGK ya asgari ücret alıyormuş gibi işveren tarafından gösteriliyorsa işçi bordroya imza atmak zorunda değildir. Ücretsiz izin uygulmasını kabul etmeyen işçi zorla ücretsiz izne çıkarılamaz. İşten çıkarılan işçi, fesih yazısını imzalamak zorunda değildir. İşvrenin tek taraflı maaş indirimini veya ikramiyenin kaldırılmasını işçi kabul etmek zorunda değildir. Uygulamada yaşanan bu tür problemleri tek tek ele alıp tartışıyor bu gibi durumlar karşısında işçilerin, işverene karşı ne gibi işlemler yapabileceğini öğretiyoruz.

Türkiye de tüm çalışanlar her an iş mağduru olabileceği gibi haklarını bilmemesi nedeniyle mağduriyetin farkında bile olmayabilir. Çalışma hayatında yaşanan sorunlar karşısında ne yapmanız gerektiğini öğrenmek istiyorsanız Derneğimize üye olup çalışmalarımıza katılabilirsiniz. www.ismagdurlari.com

 
Toplam blog
: 80
: 9564
Kayıt tarihi
: 05.07.09
 
 

1978 Lüleburgaz doğumluyum. İlk, orta ve lise eğitimimi Lüleburgaz'da tamamladım. İstanbul Üniver..