Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mart '08

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

İşçilerimiz...

Yeni yasa ile birçok hakları ellerinden alınırken, işçilere birkaç saat işi yavaşlatma eylemi yetiyorsa, demek ki öyle fazla sorun yapacak bir şey yok.

İşçilerimizin fazla sıkıntıları yok..

İki saat bayraklı, şiirli bir gösteri yapıp, asgari ücretle çalışmaya, tersanelerde ölmeye devam edecekler..

Türkiye’de her şeyin ters olduğu gibi işçi hakları, emek hiçbir zaman yerini bulamadı, işçilerimiz gerçeği göremedi.

Dünyanın tüm uygar ülkelerinde emekçiler kendi haklarını sonuna kadar savundukları gibi, hukuka, demokrasiye, rejime, ülkelerine de sahip çıkarlar.
İşçi örgütleri batı da güçlü ve saygındır …

Siyasi iktidarlar emekçi sınıfı asla gözardı edemezler.

Biz de Türk emekçisi sanki yok gibi...

Televizyonda Tekel’in satılmasını istemeyen işçilerin, tazyikli su ile yerlere yıkıldığını, köle muamelesi yapılıp, coplanarak yerlerde sürüklendiğini gördüğümde içim sızladı.

Tuzla’da işçi ölümlerine önlem alınmasını isteyen işçilere biber gazı sıkıldığında, o zaman da içim cız etmişti..

İşsiz kalmamak ya da ölmemek gibi en kutsal isteklerinin cevabı niçin dayak yemek ve biberlenmekti?..

Şimdi ben konuşuyorum bu memleketin emekçileri hiçbir zaman var olmadılar...
İşçiler her zaman işçi sınıfının canına okuyan sağ partilere oy verdiler. Bu ayırımı dahi yapamadılar.

Sağ sermayenin ninnisiyle uyutultular , o kadar bilinçsizdiler ki değil karşı gelmek, şakşakcısı oldular..
Zenginler zaman zaman "solcu" oldular da işçiler olmadılar.

Elbette az da olsa emekçi olduğunun farkında olan bir azınlık vardı.

Ama çoğunluk dini ve milli duyguları kullanan partilere aldanıp peşlerinden gittiler, kendi kimliklerini ve sınıflarını reddettiler.

Geçen sene içinde, emekçiler büyük aymazlık içinde Türk-İş gibi en büyük işçi örgütünü götürüp AKP’ye teslim ettiler …
Şimdi o AKP işçi haklarını kırpıyor, kesip atıyor.

Öyle yasalar geliyor ki verdiği üç kuruşun yarısını tekrar geri alıyor, başkasının cebine koyuyor..

İşçi arkadaşım, bundan sonra emekli olmayı zor görürsün.

9000 gün çalışacak, 65 yaşını bulabilirsen, sana da benim gibi 500 lira maaş bağlanacak..

Kıdem tazminatı yok…

Eve götürecek ekmek bulursan öp te başına koy…
Emekçileri azarlayıp adam yerine dahi koymuyorlar..

Tekrar ediyorum, bu durumda
işçilerin bir şey söylemeye hakları yok.

Demokrasilerin iyi yanıdır; Her akılsızlık faturasını öder.
Emekçiler şimdi işi yavaşlatmak eylemi, kuru gürültü ile boş konuşmakla kendilerini kurtaramazlar..

Kendini saydırmak istiyorsan uyan, yürü, hakkını koru..

ozcanvural1933@hotmail.com

 
Toplam blog
: 453
: 1059
Kayıt tarihi
: 24.07.06
 
 

1933 Kayseri'de doğdum. Kayseri Lisesi Ankara Veteriner Fakültesi, İstanbul Üniversitesi Diş Heki..