Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Haziran '08

 
Kategori
Futbol
 

İşi İşte Öğrenmek

İşi İşte Öğrenmek
 

www.euro2008.com


Bu geceki tarihi maç için derinlemesine bir teknik analiz yapmaya hiç gerek yok. Sadece skor olarak değil oyun olarak da rakibe oranla çok geride kapattığımız ilk yarıdan sonra ikinci golü de kalemizde görmemiz, az olan umutlarımızı tamamen tüketmişken Arda Turan’ın ayağa kaldırdığı diğer 10 futbolcumuz, rakibin gafletini o kadar iyi değerlendirdi ki uzatmaya götürmeye razı olacağımız maçı son düdük çalmadan kazanmayı başardık.

Müthiş bir ekip olmasa da takım olarak bizden daha iyi durumda olan Çek Cumhuriyeti’ni yeneceksek bu, ancak bugünkü gibi bir maç ile olacaktı; nitekim öyle oldu. Maç 2–0 devam ederken rakibin direkten dönen topu, Hamit’in ortasında Cech’in topu elinden kaçırması ve Nihat’ın tek kelimeyle muhteşem golü bugünkü zaferi adeta futbol öğelerinin dışına taşıdı. Böyle bir şampiyonada rakip kim olursa olsun, 2–0 geriye düştükten sonra maçı kazanmak müthiş bir başarı iken bizim bunu hem bireysel hem de takım olarak savunmayı çok başarılı bir şekilde tatbik eden Çeklere karşı başarmamız bundan sonrası için hepimizin umudunu artırdı.

Bazı mesleklerde “işi işte öğrenmek” diye bir öğrenme yolu vardır. Örneğin denetmen olacak bir kişi için, rutin eğitimlerden ziyade yapılan saha çalışmaları o kişinin iş ile ilgili donanım kazanması açısından çok daha önemlidir. Bizim genç oyunculardan oluşan, yeni kadromuz için de bu durum tamamıyla geçerli. Kadromuz sabit olmasa da her maçtan bazı doğrular öğreniyor ve bunu bir sonraki maçta gerçekleştiriyoruz. İlk Portekiz maçından sonra Arda’nın kadroda yer alması gerektiğini, İsviçre maçından sonra 2 ön liberolu oynamamız gerektiğini bugün de 3 golün birden pasını veren Hamit’in yerinin sağ bek olmadığını öğrendik. Bu şekilde ilk maçtan bu yana üzerine koyarak ilerleyen milli takımımızın bundan sonra nereye kadar gideceğini kestirmek gerçekten çok güç.

Milli takımımız için yapılacak tek saptama savunma sorunları yaşadığımız için açık oynayan takımlar karşısında sıkıntı yaşarken kapanan takımlara karşı başarılı olduğumuzdur. Dikkat edilirse hem İsviçre hem de Çek Cumhuriyeti maçlarında oyunu döndürebilmemiz, hep rakibin skoru korumaya çalıştığı anlarda mümkün oldu. Bu dakikalarda topla fazla oynamamız hem rakibin olası ataklarına olanak vermedi hem de usta ayaklarımızla maçları çevirmemizi sağladı.

Arda Turan

Bugün maçı bize getiren son 2 golü Nihat atsa da, tüm gollerimizin pasını Hamit verse de, Kazım Kazım oyuna müthiş hareket getirse de maçın adamı mükemmel bir oyun sergileyen Arda Turan’dı. Genç yaşına karşın Galatasaray’da belki de kaldırabileceğinden fazla sorumluluk altına itilen Arda’nın bu durumu belli ki kendisinin gelişmesine çok büyük ve olumlu bir katkı sağlamış, kendisinin geleceğin yıldızlarından biri olması yolunda büyük aşama kaydetmesine yardımcı olmuş. Bugün tüm umutlarımızın tükendiği anda attığı gol bir tarafa adam eksiltmeleri, pasları ve arkadaşlarını da oyuna bağlamayı başarması ile Arda’nın bu potansiyelini sağlıklı kullanmaya devam ettiği sürece en üst düzey kulüplerde top koşturması kimseyi şaşırtmamalı.

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..