Işıkları Yakmak;Ormanı Yakmak!

Anayasa Mahkemesi Üyesi Engin Yıldırım, sosyal medya hesabından "Işıklar Yanıyor" diyerek ışıl ışıl yanan bir AYM binası fotoğrafı paylaşıyor!

Bu paylaşım, MİT TIRları davasının sanığı CHP vekili Enis Berberoğlu hakkında verilen mahkumiyet kararınında ısrar eden 14.Ağır Ceza Mahkemisinin kararına karşı,"çalışıyoruz" manasında yapılıyor.

Ne var ki,bizim yakın tarihimizde "ışıklar yanıyor" ifadesinin özel bir anlamı var: Bu ifade daha çok Genel Kurmay için kullanılırdı ve Genel Kurmay Başkanlığının "ışıkları yanıyor" demek, "darbe geliyor" demekti...

Tabii, eskiden bu "ışıklar yanıyor" meş'um haberini darbecilerle kol kola çalışan "gazeteler ve gazeteciler" verirdi...Hem de büyük bir zevkle...

Atanmışlar oluşan bu kurumlar, halkın seçtiklerini korkutmak ve kendi "derin düzenlerini" sürdürmek için, demokrasinin başında sürekli "demoklesin kılıcı" gibi sallanır dururlardı.

Gerçek şu ki, o eski Türkiye'deki seçilmiş iktidarlar, seçilmemiş kurumsal güçlerin kuşatması altındaydı...Seçilmişler ne zaman kurulu düzenin efendileri-ki ucu emperyalistlere kadar gider- arzusu dışında iş yapmaya kalkışsa, darbe kılıcı gösterilirdi..

Darbe geliyor, korkutmasının ilk uyarı fişeği de işte bu Genel Kurmayın "ışıkları yanıyor", ifadesi olurdu!

Darbeci geleneğin bu ülkeye nelere mal olduğunu anlamayan memleket evladı kalmış mıdır! En acı örneklerini Merhum Menderes ve üç arkadaşının ipe çekilmesinden başlayarak 15 Temmuz akşamına kadar yaşayıp görmüşken...

Şu farkla ki, FETÖ darbe girişimi daha komplike ve sadece asker eliyle değil, diğer bazı kurumlara sızmış darbeciler eliyle de yürütülmek istendi...Bunun içinde elbette Hukuk kurumları da vardı.

Hukuk eliyle yapılmak istenen darbenin, böyle başarılamayınca doğrudan asker eliyle yapılmak istendiğini ve TBMM'nin bombalanması dahil her türlü şenaatin işlendiğini unutacak kadar hafıza zaafiyetine uğramadık henüz!!

Bu Sayın AYM üyesinin, "ışıklar yanıyor" paylaşımı bu yüzden tüylerimizi diken diken ediyor...Böyle bir paylaşımın bu ülkede safça ve iyi niyetle yapılmış olmasına inanmak saflığın değil adeta ahmaklığın alemeti olur...Her ne kadar bu Sayın üye sonradan niyetinin kötü olmadığını açıklamış olsa da...

Başkan Erdoğan'ın dediği gibi, laf mıdır, gaf mıdır; yoksa bir tür itiraf mıdır, bunun ne olduğuna AYM kendi içinde karar verip gereğini yapmalıdır...Bu ülke artık bunları hak etmiyor!

Başımızda bunca gaile varken, o ışıl ışıl binalar dahil, devletin her türlü imkanları ayaklarına sunduğu bu sayın "yargıçlar" bize eski Türkiyenin hastalıklı laflarını hatırlatıp morallerimizi bozmasınlar!

Durduk yere "ışıklar yanıyor" paylaşımı yapmak yada mahkeminin ışıkların yanık tutmak, memleketin güzelim ormanlarını yakmaktan farklı değil...

Hatay'ın ve tüm ülkenin canını yakan o ne idüğü belirsiz teröristler bunu ne için yaptılar?..Herhalde sadece ağaç yakıp eğlenmek için değil...Onlar ve sahipleri, gelişen ve geliştikçe terörün canına okuyan Türkiye'yi yakmak derdindeler.

Türkiye'yi o eski anarşi zamanlarının karanlığına gömmek isteyenler ışıkları ve de ormanları yakıyorlar!! Sonuçta, "yakma" eylemleri aynı yere varıyor!

Lakin, bugünTürkiye'yi idare eden irade bunu çok iyi biliyor!

Ağaçlarımızı alçakça yakarsınız biz yeniden dikeriz ama sizin soyunuzu da kuruturuz; kurumsal ışıklarınızı sabaha kadar yakarsanız elektriklerinizi keseriz,siz karanlıklarda kalırsınız!!

İşin aslı bu!