İşimiz Zam Gücümüz Yalan

Yerel seçimlerin hemen ardından 5 yıllık bir süreyle geleceklerini emanet altına alan belediye başkanları, seçim öncesi tüm dediklerini unuturcasına eylemlere kalkıştılar.

Seçim kampanyaları sırasında hükümete yüklenen muhalefet partilerinden aday olan adayların bile görevlerine gelir gelmez ilk icraatları halkın aleyhine çalışmak oldu.

***

Haziran’ın ilk gününden itibaren ulaşıma zaman yapan, Türkiye çapında en iyi ulaşım sistemini uyguluyor diye övülen İzmir Büyükşehir Belediyesi tüm İzmirlileri hayal kırıklığına uğrattı.

Sosyal demokrat, halkçı bir partinin vatandaşlarının aleyhine gerçekleştirdiği bir uygulama parti ideolojisi ile derinden çelişiyor. Kaldı ki yapılan zammın makul gerekçesi ve makul artış oranını da yansıttığı söylenemez.

İzmirlilerin büyük desteği ile hükümete inat seçilen CHP’li Aziz Kocaoğlu zam ile ilgili birçok yerde protesto edildi ancak protestolar bile zammın gerekçesi hakkında açıklama yapmasını sağlamadı.

Önce Dokuz Eylül Üniversitesi’nde katıldığı bir panelde protesto edilen CHP’li Aziz Kocaoğlu İzmir’in İstanbul ile karşılaştırılmanın yanlış olduğunu söylerken; İzmir’in farklı bir kent olduğunu söylemeyi de ihmal etmedi.

Dün ise belediye önünde önce ÖDP’liler toplandı. “Müşteri değil yurttaşız”, “Şirket değil sosyal belediye” yazılı pankartlar taşındı.
Partinin il başkanı Cemal Doğan, “CHP’li belediyeleri ibretle izliyoruz” dedi. Daha sonra İzmir Birlikte Başaracağız Platformu üyeleri seslerini yükseltti. “İşiniz zam gücünüz yalan” yazıları taşındı, Başkan Aziz Kocaoğlu’nun seçim sloganı “İşimiz İzmir gücümüz İzmir”e gönderme yapıldı. Plaftormun yerel seçimlerde Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan Arif Ali Cangı, “Seçimler öncesinde demokrat, emekten yana, sosyal belediyeci kesilen CHP’li yöneticilerin maskeleri bir bir düştü” diye konuştu. Cangı, fiyat artışlarının geri çekilmemesi durumunda 16 Haziran’da kitlesel eylemde bulunacaklarını da ifade etti.

***

Akıllı kart sistemini Türkiye’de ilk kez Kentkart adı ile kullanmaya başlayan İzmirliler, ilk kart kullanımından 1,5 saat içinde tüm ulaşım imkânlarından ücretsiz yararlanıyorlardı. Metro, otobüs ve vapurun entegre olduğu ulaşım sistemi ile Türkiye’nin en ucuz ve kaliteli ulaşımı İzmir’de gerçekleşiyordu.

Kentkart kullanan öğrenci 67 Kuruş tam ise 1.35 TL ödüyordu.

Yeni zamla beraber kentkartlı öğrenci fiyatı 90 Kuruş tam ise 1.50 TL oldu.

***

Hala kentin birçok noktasında mevcut kaldırımları ortadan kaldırıp yeniden kaldırım yapan bir belediyenin bu işlerle müteahhitleri kalkındırmak yerine ulaşımdaki zammı geri alması daha mantıklı bir karar olmaz mıydı?

Kaldı ki Anayasa Mahkemesi’ne başvuran CHP’nin öğrencilerin belediyelerden aldığı bursları iptal ettirmesi cabasıyken; öğrencinin cebindeki paraya göz dikmenin alası nedir?

Açıkçası bütün bunlar CHP’ye yakışmıyor!

***

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sessiz sedasız “ücret ayarlaması” adı altında bildirdiği haksız zam İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni de harekete geçirdi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’de aynı İzmir’de olduğu gibi Haziran ayından itibaren ulaşıma zam yaptığını açıkladı. İstanbul’da Akbilli öğrenci 85 Kuruş, tam ise 1.50 TL oldu.

Böylece İzmir’in ulaşımdaki farkı ortadan kayboldu. Öğrenci ücreti İstanbul’da İzmir’den daha ucuz oldu.

Bütün bu olanlara yerel ya da ulusal basının sessiz kalması da ayrı bir nokta.

***

ÖDP’lilerin söylediği “İşimiz zam gücümüz yalan” çok yakışmış!

Belediyelerin yedikleri önünde yemedikleri adeta arkalarında bu ranta birilerinin dur demesi gerek.

Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com