İşkence için neden özür dilediler?

Demokrasisiyle, insan haklarıyla, siyasetiyle geri kalmış ülkemizin kanayan yarası işkence geçtiğimiz günlerde yeniden hortladı. Dergi dağıtmak gibi çok büyük bir suç işleyen bir genç yurttaşımızı belki karakolda, belki hapishanede, belki de her ikisinde işkence ile öldürdükleri ortaya çıktı.

Sonra bakan çıktı ve bunun için devlet adına ailesinden özür diledi. Ülkemizde böyle bir yüce davranış ilk kez sergileniyor diye, medyanın her türlüsü, bakanı yere göğe sığdıramadılar.

I. Özür çok eksikti.

Devlet adına ailesinden özür dilenmiş. Yetmez çünkü işkence insanlık suçudur. Özür tüm yurttaşlarımızdan ve insanlıktan da olmalıydı. Bu özrün arkasından görevden alındıkları söylenenlerle birlikte bir de bakanın istifa haberi gelmeliydi

II. Neden özür diledi?

1. Herşey o kadar ayan beyan ortadaydı ki, yalanlamak, saklamak, gizlemek gibi şansları olmadığını gördüler.

2. Suçüstü yakalanmışlardı ve gizlemeye kalksalar, ortaya çıktığında kendileri istifa etmek zorunda kalacaklardı. Hatta başka bir seçenekleri olmayacaktı. Siyasi kariyerlerini düşündüler.

3. Bu özürle AKP'ye doğrudan veya dolaylı omuz vermiş "solcu!" kardeşlerinin ve ikinci kardeşlerinin gönlünü alma şansı yakalayacaklarını düşündüler(Aslında bunlar solcu falan değil, kendilerini solcu sananlar).

4. İddianame tefrikacısı medyanın bu işin malum bağlantısını mutlaka bulacağını düşündüler. Akıllarınca bundan puan alma şansları olacaktı (Çok geçmez bu medya bu tür bağlantılar yayımlamaya başlar).

III. Sonuç

Özür, çaresizlikten söylenmiş olsa da, yetersiz görünse de doğru bir davranıştır. Şimdi sıra suçluların cezalarını en kısa zamanda çekmelerindedir.

Ankara, 16 Ekim 2008