Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Ekim '09

 
Kategori
Güncel
 

Islak cumhuriyet!

Islak cumhuriyet!
 

Cumhuriyetimizin 86. yılını idrak ediyoruz. Uzun sayılabilecek bir insan ömrü seksen altı yıl. Saltanat düzeninden bir Cumhuriyet'e geçmişiz ve bu geçişten bu güne tam seksen altı yıl geçmiş..

Seksen altı yaşındaki "cumhuriyetmiz" nasıl bir rejim oldu, pekala?..

Bu soruya bir cevap bulabilmek için, doksanlı yılların sonlarında ANAP'a genel başkan olmaya çalışan Konya milletvekili Mehmet Keçeciler'in, bir televizyon röportajında söylediği söze bir bakalım:

Televeziyoncu Mehmet Keçeciler'e, eğer ANAP'a genel başkan olursa, askerle ilişkisinin ne olacağı, konusun sordu. Mehmet Keçeciler'in cevabı, Türkiye Cumhuriyeti'nin nasıl bir cumhuriyet olduğu hakkında oldukça fikir vericiydi.

Şöyle söyledi Keçeciler: "Amerika'yı tüccarlar kurmuştur, bu yüzden Amerikada onların sözü geçer; Türkiye Cumhuriyetini ise askerler kurmuştur; şu halde devlet üzerinde askerlerin dahli olacaktır"

Sayın Keçeciler'in ifadesi harfi harfine olmasa da özü itibariyle böyleydi. Aslında, bu söz, söyleyen böyle inandığı için söylenmiş değildi; Sayın Keçeciler, cumhuriyetin "vasi"lerine selam çakarak, kendisinin "mahzurlu" kişi olmadığını anlatmaya çalışıyordu.

Ama, zaten Konya Belediye başkanlığından "mimli" olan Keçeciler yine de ANAP genel başkanı olamadı. Onun yerine, vasiler açısından epeyce "mimsiz" birisi olan Mesut Yılmaz seçildi. Hemen ardından yaşanan 28 Şubat sürecinde bu seçimin ne kadan bilinçli olduğu da anlaşılmış oldu.

Cumhuriyetimizin 86 yıllık ömrü içerisinde bu türlü, açığa çıkan- çıkmayan, kaç örnek vardır acaba?.. Türkiyede sivil siyasetin oluşumunda "askeri vesayet" eli kaç defa müdahil oldu; dahası bu el hiç oradan çıktı mı??

Şu son örneğe bir bakalım: Yarın kutlamasını yapacağımız Cumhuriyet bayramı arefesinde neyi tartışıyoruz: Islak imza'yı!..

Hiç bir kıvırtmaya yer bırakmayacak kadar belirginleşen bu vehamet, Cumhuriyetimiz için bir leke olarak duruyor. Milletin ordusu, milletin seçtiklerine karşı "komplolar" hazırlıyor. Bunlar açığa çıkıyor ama hemen inkar yoluna gidiliyor. Olmuyor bu kerre de "kim bunları servis ediyor" pişkinliği sergileniyor..

Hayır, bugünün gelinen noktanın gerçeği şudur: Artık bu cumhuriyet, bu "cuntacı keyfiliği" taşıyamıyor; taşımak istemiyor.

Islak imza'nın sahibi albay'ın yakalandığı gün, polis dolmuşunda çekilen görüntüsündeki "yüz ifadesi" tarihe geçecek.

Süt dökmüş kedi misali, suçluluğun ve mahcubiyetin ifadesi olarak..

Aslında, ister inanın, ister inanmayın, Türkiye Cumhuriyetinin "vesayet zinciri" tam da o gün kırılmıştı..

O yüz ifadesi, bizim tarihimiz açısından "Mona Lisa" kadar önemli olacak!..

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..