Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Haziran '12

 
Kategori
İnançlar
 

İslamiyete göre ''kalp temizliği''

İslamiyete göre ''kalp temizliği''
 

'Gerçek şudur ki,gözler kör olmaz,fakat sinelerin içindeki kalpler kör olur.''Hacc:46


İnsanların çoğu,inanç sahibi olmalarına rağmen, Allah'ın emirlerini yerine getirmekten kaçınırlar. Bunun için de vicdanlarını rahatlatmak amacıyla çeşitli çözümler geliştirirler. Bu çarpık çözümlerin en önemlisi ''Kalp temizliğidir''. Bu mantıkla düşünen insanlar 'Benim kalbim zaten temiz, Allah beni affeder'' diyerek emirlere uymaz ve ibadetlerini yerine getirmezler. Bu tür çözümler üretirken, aslında şeytan ile aynı davranış içinde bulunduklarının farkında değildirler. Şeytan da, kibir gösterip Hz.Adem'e secde etmemiş, Allah'ın emrine uymamış ve bu olay sonucunda cennetten kovulmuştur. Tıpkı şeytan gibi, böyle düşünen insan da emr'e uymayıp,ibadet etmekten büyüklük gösterip(kibirlenip) bunu kalp temizliği ile açıklamıştır. Bu olayı, Rabbimiz Kuran'da şöyle belirtmektedir: ''.. Doğrusu, bana ibadet etmekten büyüklenen (müstekbir)ler, cehenneme boyun bükmüş kimseler olarak gireceklerdir. ''(Mümin:60) Ayrıca, başka bir ayette bize‘’...nefislerinizi temize çıkarmayın..(Necm:32) diyerek bu anlamsız çözümlerden sakınmamızı emretmiştir.
 
Peki, gerçekten kalp temizliği Cennete girmek için yeterli midir? ya da Kuran'a göre ''temiz kalpli'' olmak ne demektir?
 
İslam'a göre kalp temizliği, Allah'ın emirlerine uymak ve O'na teslim olmaktır. İnsanın yaratılmasının sebebi Allah'a kul olmaktır. Ve bu sebeple bütün hayatı boyunca bir imtihan halindedir. Bu imtihanın geregi olarak bütün davranışlarından, yerine getirdiği ve getirmeyip ertelediği tüm ibadetlerden sorumludur. Bu durumda, sadece kalp temizliği cennete girmek için yeterli ya da hesap günün de ölçü olamaz. Elbette, temiz kalpli olmak, iyi davranışlarda bulunmak Rabbimizin katında değerlidir. Fakat, Kuran'da bildirilen ibadetleri yerine getirmeyen, ölçüsü Kuran ve Allah rızası olmayan bir insan, ne kadar iyi niyetli olduğunu iddia ederse etsin, bu düşüncesinin ona ahirette bir faydası olmayacaktır. Öyle ki, Kuran ile hesaba çekileceğimizi Allah bize bu ayet ile bildirmiştir:''Ve şüphesiz o(Kuran), senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz ondan sorulacaksınız.''(Zuhruf-44) 
 
İbadetlerini herşeyin üstünde tutması gerekirken nefsinin isteklerini herşeyin üstünde tutan insanla, samimi ve salih amellerde bulunan müminin aynı cennette beraber bulunmaları önce Allahın adaletine sonra da Kuran'a uymayacaktır. Kuran'da bu düşüncede olup kendilerini kandırmaktan vazgeçmeyenlerden ..''Sonra kalpleriniz yine katılaştı, taş gibi, hatta daha da katı oldu..''(Bakara:74) diye bahsederek akibetlerinin daha da kötü olacağını haber vermiştir. Yine, Peygamberimiz Hz.Muhammed(s.a.v) 'de bu konuya şu hadisle değinmiştir: ''İnsanın vücudunda bir et parçası vardır. O ıslah olduğu zaman bütün vücut ıslah olur,o fesada uğradığı zaman bütün vücut fesada uğrar. Dikkat edin o kalptir''
 
Bu sebeple, anlamsız bahanelerle, vicdanımızı rahatlatmak yerine, müminlerin ahirette ''..yüzlerindeki secde izinden tanınacağını..''(Fetih:29)unutmayarak,Kuran'a sımsıkı sarılmalıyız. Çünkü, Kuran, Rabbimizin rızasını kazanabilmek için, en büyük yardımcımız,yol göstericimizdir.
 
Temizliğin en güzeli, kalbin karanlıklardan temzilenerek iman nuruyla  dolmasıdır. Tüm okuyanların, kalplerini bu şekilde temizleyerek, Allahü Tealanın muhabbeti ile doldurmalarına vesile olması dileğiyle...
Kaynak: Harun Yahya / www.harunyahya.org
 
Toplam blog
: 7
: 1421
Kayıt tarihi
: 15.06.12
 
 

İstanbul doğumluyum. İktisadi ve idari  bilimler fakültesinden mezunum. Güzel sanatları ve sporun..