Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Aralık '08

 
Kategori
Sinema
 

İsli adam

İsli adam
 

Sinema, insan hayatına anlam katan önemli yapı taşlarından biri, film izlemeye bayılıyorum. Tiyatro için söylenen çok anlamlı bir söz var: " İnsanı, insana, insanla anlatır." Sinema için de geçerli. Başkalarının hayatlarını izleriz ve sinema, hayatın ta kendisi.

Arkadaş toplantılarında, televizyon programlarında, gazetelerde yani hayatın tam da içinde mevzu bahis edilen bir film var sıkça şu aralarda. Bir kadın ve bir erkeğin gözlerimiz önüne serilen ilişkisi, herkesin kendi hayatından birşeyler bulabileceği.

Issız Adam ismi.

Hakkında epey konuşuluyor, yorumlar birbirini izliyor ki başarılı bir film kendileri. İnsanlar, başka şehirlerden telefon açıyor 'mutlaka git! ' tavsiyeleri ile kardeşlerine, arkadaşlarına önemsedikleri. Erkekler, kızları filmi izlemeye davet ediyor, ıssız adam olmadıklarını ispata çabalamak bütün gayretleri.

Güzel bir film, çerez gibi. Bir yaz akşamı, balkonda limonatanı yudumlarken karıştırdığın, resimli, bol reklamlı, renkli bir dergi gibi. Kız güzel, adam yakışıklı, şarkılar içli.

Muhteşem bir film değil ama çok var bu adamlardan etrafta. Herkes bir kerede bulamıyor doğru aşkı, doğru adamı. Unutmak zorunda kalan çokça kız var ıssız adamları. Çeşitli türleri var ayrıca dolduracak kadar çok başlı başına, başka filmleri ve başka yazıları.

Peki, neden muhteşem değil bu film? Issız adamların gerçekten birini seveceğine mi inanamadık acaba? Issız adam deyip durmayalım şu esas oğlana. Issız falan değil, isli adam, sisli, bulanık. Puslu adam, kiri bulaşır eline dokununca. Gerçek yüzler, hayatta karşılığı olan gerçek ilişkiler geliyor aklımıza. Koşar adımlarla, dolu dizgin bir ilişkiyi başlatıp, şu ya da bu, saçma sapan sebeplerle ardına bakmadan giden adamlar. Yoksa, bu adamı sevmedik de ondan mı beğenmedik filmi?
Kıza olan sevgisinden daha çok adamın ıssızlığı işliyor insana. O kadar işliyor ki bütün duygusuzluğuna rağmen, yıllar geçse de kıza, unutamayacak kadar inanmıyoruz aşık olduğuna. Değil ki yıllarca ardından yas tutacak, başka birini sokmayacak hayatına. Unutamayabilir ama devam eder başkalarının canını yakmaya. Tek gecelik ilişkilerde, seviştiği kadınların teniyle merhem yapar yarasına.

Bu filmin sonu daha farklı olmalıydı. Ya iyice ıssızlaşmalıydı adam, çocuklarla sinemaya gideceğine kaybolup yitip gitmeliydi yalnızlığında ya da evlenmeliydi ilk bulduğu herhangi bir soru sormayan, istemeden hep veren bir kadınla.

Muhteşem bir şey vardı aslında Issız Adam'da. Bora Ebeoğlu. Eski ve çok sevilen bir arkadaşımı bir festivalde ansızın görüvermişim gibi iyi geldi bana. Daha çok ihtiyacımız vardı şarkıları O'nun yorumuyla duymaya ve elbette şarkılar muhteşemdi. O bara gidip, eski şarkılar dinleyip, bir iki tek atmak istiyorum. Kadehimi Çağan Irmak'a kaldırıyorum.

Dedim ya film izlemeye bayılıyorum ve anlaşılan o ki oldukça başarılı bir film Isız Adam, hakkında bunca laf edildi.

 
Toplam blog
: 7
: 760
Kayıt tarihi
: 23.09.07
 
 

Aslında insan, her dem yalnızdır biliyorum ve buna rağmen, zaman zaman kendimi aykırı bir diken gibi..