Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Kasım '12

 
Kategori
Dünya
 

İsrail'le komşu olmak!

İsrail'le komşu olmak!
 

Filistin, bugün dünyanın en talihsiz ülkesi ise, herhalde bu İsrail gibi bir "komşu"su olmasındandır.

İsrail'le komşu olmanın, itle çuvala girmekten bin beter olduğunu Filistin'in mazlum halkı da bizler de gördük öğrendik...

Filistin, on yıllardır "komşum bir katil"i yaşıyorsa, bizler de izliyoruz...

Ne yazık ki, bu komşu, "komşusunu" son ferdine kadar yok etmeye ayarlamış kendisini...

Bu, ne sadece bir toprak arsızlığı, ne sadece bir güç saplantısı ne de sadece bir kudret gösterisidir. İsrail'in içinde bulunduğu tam olarak bir "devlet patalojisi"dir.

Filistinde yaşanan zulme, vicdan sahibi bir insan duyarlılığı ile bakan tek dünya lideri olan Başbakan Erdoğan'ın İsrail'e "terörist devlet" demesine bozulanlar, şimdiye kadar kaç "ateşkes" yapıldı ve kaç kere İsrail tarafından bozuldu, bir hesabını yapsınlar...

Kaç  çocuk, kaç kadın İsrail saldırılarında can verdi bir çetelesini tutsunlar.

İsrail, öldürmeye ayarlı bir mekanizma gibi bir seri katil patalojisi içerisinde zevkle öldürmektedir.

Evet, yine Başbakan Erdoğan'ın dediği gibi, öldüre öldüre öldürmeyi çok iyi öğrendiler. Artık, vicdanları köreldi...Sadece İsrail devleti değil, İsrailde yaşayan Yahudi halkın önemli bir bölümü de Filistinlilere ezilmesi gereken bir böcek gibi bakıyor.

Bunu, 40 dan fazlası çocuk 160'ın üzerinde Filistinlinin öldürüldüğü şu son saldırı zamanında kendileriyle röportaj yapılan İsraillilerden duyduk ne yazık ki...

Şatilla katili Şaron'un oğlunun yazdıkları da malumdur. Kendini en mutlu hissettiği anın, bir tank üzerinde Filistinli avladığı anlar olduğunu açıkça söyleyen bir babanın oğlu başka ne yazabilirdi ki..

İnsanlığın bittiği, vicdanların köreldiği coğrafyadır bugün İsrailin bulunduğu coğrafya...Aynı körlük, o coğrafyanın dışında olup da İsraille gönül bağı olanlarda da mevcut...

Peki ya Müslümanlar!...Müslümanların "yüzyılın zulmü"karşısındaki durumu nedir:

Evet, biz Müslümanlar pervasızca işlenen bu İsrail cinayetlerine sadece "buğz ettik" yıllarca.

Sonra gün geldi, "One minute" diyerek, dille karşı koymaya başladık...

Zalim zulmünü sürdürürse bunun üçüncü aşaması "elle" durdurmaktır. Evet, elle durdurmak anladığı dilden cevap vermektir...

Bu zalim, zulmünü sürdürecektir görülen o ki...Tıpkı Esed misali öteki zalimler gibi...

Bu arada, Başbakan Erdoğan'ın bölgemizdeki zulmü bitirmek adına verdiği mücadeleye karşı çıkan "içimizdeki İsrailliler'"in aynı zamanda "Esedseverler" olması da ne kadar düşündürücüdür...

İsrail sıkışmıştır. Kendi kanlı elleriyle hazırladığı sonun yaklaştığını görmektedir. Bu coğrafyada bir selim "komşu" olarak yaşayamayacağının bilincindedir. Bu yüzden sürekli saldırıyor, sürekli test yapıyor.

Obama'yı test ediyor; Türkiye'yi test ediyor; Mısır'ı test ediyor...Bütün bu testlerle kendi vahim sonunu hazırlıyor.

Hiç bir vicdan, bu "vicdansızlığa" uzun süre göz yumamamaz. Barak Obama'nın bilinen ABD tepkisi dışına çıkmayışına bugün sevinenler acele etmesin...

Bizim darbecilerin o meşhur deyişiyle; "Keser döner sap döner; gün gelir hesap döner"

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..