Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Kasım '13

 
Kategori
İstanbul
 

İstanbul, goygoycular ve diğerleri…

İstanbul, goygoycular ve diğerleri…
 

Goygoycu


Çocukken babamdan dinlemiştim. 1913 doğumlu rahmetli babam, benim ilk ve ortaokul yıllarımda eski İstanbul kültürüne dair bazı ilginç şeyleri bana masal gibi anlatırdı.

O zamanlardan aklımda kaldığı kadarıyla;

Muharrem ayında İstanbul da dilenciler, gruplar halinde tek sıra olup yürüyerek ellerinde torbalarla sokaklarda dolaşır, “hoy goy canım, goy goy canım” şeklinde nakaratlı ilahiler söyleyerek evlerden aşure malzemesi isterlerdi. İstanbullular ise bunu hoş karşılar, sadaka olarak görür ve haylice yardım ederlerdi. Yani goygoyculuk kınanan bir eylem değildi.

Goygoycular topladıkları erzakları ya pişirip yer, ya da pazarda satarlardı. Ayrıca onlara sadaka verenlerde olurdu.

Muharrem ayının ilk on gününde devam eden bu dilenciliğin sadece İstanbul’a mahsus bir âdet olduğu düşünülüyor.

Ben bunları babamdan dinlerken, aklımda biraz da ramazan davulcusunun mani söylemesine, ya da mahallelerde nara atan kabadayılara benzetirdim. Çünkü babam bana onlardan da söz ederdi. Yani melodili seslenişler İstanbul kültürüne dair önemli bir unsurdu.

Simitçinin kalaycının hallacın seslenişleri hiç kulaklarımızı tırmalamazdı. Hepsinin kendine özgü makamlı bir seslenişleri vardı.

Şimdilerde anlıyorum ki o zaman İstanbul da, dünyada eşi benzeri olmayan bir anlayış ve yardımlaşma kültürü varmış. Ben bunun tam da son yılarına yetişebildim. İlkokul yılarım 60 lara denk gelir. Simitçinin, kalaycının, hallacın, bozacının, bileycinin, yoğurtçunun…vs, seslenişlerini hoş birer seda olarak hatırlıyorum.

Şu notu düşmeden edemeyeceğim; O sıralar İstanbul nüfusu 900 kişi civarında idi.

Bülent Selen

(Ardımdaki Kül Yığını)

 
Toplam blog
: 89
: 985
Kayıt tarihi
: 09.07.10
 
 

Marmara Üniversitesinde  İşletme okudu. İstanbul Üniversitesinde yüksek lisans yaptı.  Dış Ticare..