İstanbul' un martıları

İstanbul'un Martıları

Hani, Kadıköy'den Eminönüne giderken Vapur'da gördüklerimiz varya, boğazın üstünde giderken çay keyfi bir başkadır tadı.
Gemilerde işportacıların sürekli bir şeyler satmak için insanlara, hanım ablalarım, bey abilerim şu elimde gördüğünüz ile başlar tanıtıma satışa
işte bunlar İstanbul'umuzun unutulmayan şehrimize has özelliklerindendir...
Denizde giderken bir sağa, birde sola sallanan geminin sularla buluşması,
insan dalar gider eskiye baktıkça deniz üstüne, güneşin sularda parlamasına,
Bir tuhaf olur öyle bakar kalır gözler o güzel eskiye...
Tam dalmışken, tatlı bir ses gelir uzaktan Gemilerin iç kaldıran, ürperten tatlı bağırışları çığlıkları uyandırır bilmem ki niye, hatırlatır bana hep eskiye.
Ayrı bir güzelliktir dalgaların çalkalanışları motorlar, sandallar, Uçuşan, bağırışan martıların gemiden atılan simit parçalarını yakalamak, yemek için birbiriyle yarışları Çırpınışları ayrı bir ahenk sanki bir şarkı gibi haykırışları,
ilginçtir ki, yiyecekten bir kapan Martı sıraya girmiş gibi sırasını diğer martılara bırakır ve en arkaya geçer, bir dahaki sırası gelene kadar uçuş pikeleri yapar.
Gemi limana yanaşır ve dönüşü beklerler Martılar bu böyle gün hava kararıncaya kadar devam eder...İstanbul'un martıları...


Hikmet Güner