- Kategori
- Şiir
İstanbul'a
Hey gidi İstanbul
Hadi, durma! Zaman az koşuştur.
Sen sabitsin be İstanbul
Yoğunluğun bize vurur.
Gerek sabah, gerekse akşam
Acaba, iki gün daha mı kalsam?
Zaman kaybısın ama
Güzelliğine biraz daha baksam...
Sabaha karşı uyku oluşur gözlerimde
Bıraksalar kalkmayacağım sanki, iki günde
Uyuduktan iki saat sonra çalar kornalar
Ve, saygı ile anarım işte, o zaman, o günde
Yürürken sokaklarında, elim cebimde
Tarzım sandın belki, ama değil be
Değerli bir kaç ıvır-zıvır ve cüzdan içerde
Ellerim cebimden çıkacak, gidince belki de.
İnsanlar gördüm, baya yapmacık belli.
Yaklaşırlar sinsi, bakarım sanki
Doğallık: en güzeliydi. Hani ?
Burası İstanbul ya, anlamazlar tabi
Bir şey bildiğini sanırlar,
Söylersin doğruyu, anlamazlar.
Onların hepsi de çakmalar.
Yüzüne güler, arkadan konuşurlar.