İstanbul ağlıyor

Üç gündür İstanbul ağlıyor, insanlar yollarda perişan, çalışmayan alt yapı yüzünden işine gidemiyor, öğrenciler okullarına gidemiyor…

Saatlerce dolaşıp insanların çektiği çileyi gördüm. Her taraf göl, gölet olmuş. Araçlar suların içerisinde mahsur kalmış yardım bekliyor, insanlar paçalarını sıvamışlar,caddelerde, sokaklarda yürümeye çalışıyor...

Yağmur yağıyor, göletler göle, akan sular sele, dereler azgın nehirlere dönüşüyor…

Kendimize suçlu kim diye sormamız lazım…

Suçlu, 20 yıldır İstanbul Belediyesi başkanlığı yapmış yöneticilerdir…

Sayın Recep Tayyip Erdoğan "derenin intikamı büyük olur" demişti geçen sene, İstanbul Ayamama Deresi için, derenin çevresindeki işyeri ve yerleşim yerleri seller altıda kaldığında, onlarca vatandaşın sel sularına kapıldığı zaman kullanılan intikam sözcüğü bana çok ağır gelmişti...

Recep Tayyip Erdoğan, Ali Müfit Gürtuna, Kadir Topbaş, kaç yıl İstanbul da belediye baskanlığı yaptığını cümle alem biliyor... 20 yılı geçen bir yönetim ...

Nedir bu İstanbul'un hali ? Ana yollar kapalı, dereler taşmış, insanlar sel yüzünden mağdur, sel sularına kapılıp ölüyor, okullar kapalı...

İstanbul da yaşayan insanlardan kim intikam alıyor ?

20 yıl şehrimizi yönetip, şimdiye kadar alt yapı sorununu çözemeyen ve hala bizleri yönetenler mi… Laf olsun diye her olaylarda olduğu gibi televizyonlara çıkıp , İstanbul da alt yapı sorunu kalmadı çok çalışıyoruz diyenler mi... Oysa, her yağmur ve kar yağdığında alt yapının nasıl çalıştığını tüm İstanbul'lu görmektedir...

7 milyar Amerikan doları civarında bütçesi olan İstanbul büyük şehir belediyesi, bu paraları nereye harcıyor, herkes gibi ben de çok merak ediyorum...

Uyumayın, uyanın Sayın sorumlular, ülkeyi yönetmeye çalışanlar, sorunların çözülmesini istiyoruz, insan gibi yaşamak istiyoruz....