Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Kasım '11

 
Kategori
Edebiyat
 

İstanbul'da bir garip Orhan Veli vardı

İstanbul'da bir garip Orhan Veli vardı
 

Orhan Veli Kanık ( D.13 Nisan 1914- Ö. 14 Kasım 1950 )


Türk şiirinin önemli isimlerinden biri olan Orhan Veli Kanıktan söz etmek istiyorum. Bugün 14 Kasım 2011. Orhan Veli’nin aramızdan ayrılışının 61.yıldönümüdür. Bu nedenle bu değerli şairimizi saygıyla anmak istedim. Orhan Veli’nin Türk edebiyatımızda ayrı bir yeri vardır, onun dilden dile dolaşan şu manidar dizeleri çoğu şairlerimizin ve şiir severlerin de belleğindedir diyebilirim. Bir hatırlatma bağlamında aşağıya alıyorum:

İstanbul’da Boğaziçi'nde

Bir fakir Orhan Veli’yim;

Veli’nin oğluyum,

Tarifsiz kederler içinde

Urumelihisarı’na oturmuşum;

Oturmuş da bir türkü tutturmuşum:

“ İstanbul’un mermer taşları,

Başıma da konuyor, konuyor aman, martı kuşları,

Gözlerimden boşanır hicran yaşları

Edalım.

Senin yüzünden bu halim!”

İstanbul’un orta yeri sinama,

Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama,

El konuşur, sevişirmiş bana ne?

Sevdalım,

Boynuma vebalim!..

İstanbul’da, Boğaziçi'ndeyim

Bir garip Orhan Veli,

Veli’nin oğlu,

Tarifsiz kederler içindeyim.

Evet, İstanbul’da fakir bir ailenin oğlu olan Orhan Veli bizlere böyle sesleniyor sade ve lirik bir şiir atmosferi içinde. 13 Nisan 1914 yılında Beykoz / İstanbul’da doğdu. Cumhurbaşkanlığı Armoni Orkestrası Şefi Veli Kanık’ın oğludur. Galatasaray lisesinden bir süre okuduktan sonra 1925 yılında babasının tayını dolayısıyla Ankara ‘ya göçtü. Gazi Mustafa Kemal Mektebinde okudu. 1932 yılında Ankara Lisesini bitirdi. 1933 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne ancak üç yıl devam edebildi. Buradaki öğrenimini yarım bıraktı.

1935 yılında bir süre öğretmelik yaptı. PTT Genel Müdürlüğü’nde çalıştı. 1942 / 1944 yıllarında vatani görevini Gelibolu’da yedek subay olarak tamamladı. Daha Sonra Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde Tercüme bürosunda çalışmaya başladı.

Şair Orhan Veli sosyal ve toplumsal içerikli şiirlerden yana idi. Toplumun sorunlarına neşter vurup hiç çekinmeden eleştiri bağlamında yazıyordu. Onun şu kısa ama manidar  “  CIMBIZLI ŞİİR” i ne denli anlamlı:

“Ne atom bombası

Ne Londra Konferansı

Bir elinde cımbız,

Bir elinde ayna;

Umurunda mı dünya”.

Şair Orhan Veli, Cahit Sıtkı Tarancı’nın ünlü şiiri “Yaş Otuz Beş”in kıyısında aramızdan ayrıldı. Talihsiz bir kaza sonucunda 36 yaşında iken 14 Kasım 1950 yılında Garip akımını ve birçok şair, yazar dostlarını geride bırakarak elveda deyip gitti.  

Şair Orhan Veli küçük yaşlarda şiire başladı. İlk şiiri “Anneme “başlıklı şiiri Balıkesir’de yayımlanan “Gençler yolu”Dergisi’nde 15 Mayıs 1929 yılında yayımlandı. Garip Şiirinin akımı içinde Melih Cevdet Anday ve Oktay Rıfat la birlikte Garip şiirinin öncüleri arasında yer aldı.  İğneli ve özeleştire açık şiirleri vardı:  Neler yapmadık şu vatan için! / kimimiz öldük /  Kimimiz de nutuk söyledik! “. 

 1 Ocak 1949 yılında da Yaprak Dergisiyle Türk edebiyatı içinde şiirleriyle göründü. Cahit Sıtkı Tarancı, Sait Faik Abası yanık, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Cahit Külebi gibi yazarlarla tanıştı. Haziran 1950 yılına kadar Yaprak Dergisi 28 sayı olarak yayımlandı. Orhan Veli’nin acıları vardı, özlemleri vardı ve aşkları vardı. Kısa ömründe ve memuriyet yaşamında İstanbul’da ve Ankara’da şurada, burada zor günler yaşadı. “Beni Bu Havalar Mahvetti” başlıklı şiirinde:

“Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada âşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;

Beni bu güzel havalar mahvetti “…

Orhan Veli Garip Akımı içinde kısa zamanda Tanınmış oldu. Şair arkadaşları Melih Cevdet Anday ve Oktay Rifatla elbette olumlu ve olumsuz eleştirilerde aldı. Şair ve yazar Sezai Karakoç:  Onun için şöyle yazıyordu:   Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih Cevdet Anday’ in şiiri, dar ve özel anlamda gerçekçi bir şiir. Yaşamak için gerçekçi olmayı, gerekli yazmayı,  toplumdaki yanından düz olarak anlatıyorlardı. Türk Şiirinin üstüne bir roma kartalı, gibi hegemonya kanatlarını germişti.

Şair ve yazar Turgut Uyar ise:  Bizim kuşak Orhan Veli’nin Garip’yle şiirin farkına vardı.  Şair Cemal Süreya ise Orhan Veli’yi eleştirirken onu Türk Şiirinin kavgası içinde buluyordu. Ve şöyle yazıyordu: Orhan Veli’inin kavgası edebiyatımızın en büyük kavgasıdır, buna inanıyorum. Bu kavganın yurdumuzdaki bütün şiir köklerini büyük büyük ırgalayan bir şiir işlevi oldu. Irmağın yatağını daha doğal bir vadiye indirdi” diye tanımlıyordu.

Kim ne derse desin Orhan Veli Bu yönüyle ünlendi. Garip Şiiri akımıyla Türk edebiyatında anlatılması zor ve kaybolmayan bir imza oldu.

Eserlerinden bazıları:  Garip (Oktay Rifat ve Melih Cevdet Anday ile birlikte 1941 ), Yalnız Kendi Şiirleri ( 1945 ), Vazgeçemediğim / Şiirler ( 1945 ), Destan Gibi ( 1946 ), Yenisi ( 1947 ), Orhan Veli’nin Bütün Şiirleri ( 1951 ), Çeviri Şiirler ( 1982 ), Sakın Şaşırma  / Seçmeler ( 2002 ), Bütün Şiirleri ( 2003 )

Bunlardan başka  La Fontaine’nin Masalları ( 2 Kitap 1943 ), Nasrettin Hoca Hikayeleri ( 1949 ), Bütün Yazıları ( 1982 ), Şevket Rado’ya Mektuplar – Haz: Emin Nedret İşli, Oktay Rifat ve Melih Cevdek Anday İle Mektuplaşmaları ( 2002 ). Gibi yayımlanmış eserleri vardır. Bütün bunlardan başka Orhan Veli hakkında birçok kitaplar yazılmıştır hayatı ve eserleri Ansiklopedilerde övgüyle yer almış bir şair ve yazarımızdır.

Türk Edebiyatımızda haklı olarak sosyal ve toplumsal açıdan gerçekçi ve derin izler bırakmıştır. Vefatının 61.yılında saygıyla ve rahmetle anıyorum. Son olarak sözlerimi onun şu ünlü " İSTANBUL’U DİNLİYORUM  “ şiirinden birkaç dize ile sözlerimi  bağlamak istiyorum:

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;

Önce hafiften bir rüzgar esiyor,

Yavaş yavaş sallanıyor

 Yapraklar, ağaçlarda,

Uzaklarda, çok uzaklarda,

Sucuların hiç durmayan çıngırakları,

İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı.

(....)

 

İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı,

Serin Kapalı Çarşı ;

Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa,

Güvercin dolu avlular,

Çekiç sesleri geliyor doklardan

Güzelim bahar rüzgarında , ter kokuları,

 İstanbul'u  dinliyorum gözlerim  kapalı.

(.......)

İstanbul'u dinliyorum gözlerim kapalı,

Bir yosma geçiyor kaldırımdan,

Küfür, şarkılar,türküler laf atmalar,

Birşey düşüyor elinden yere,

Bir gül olmalı,

İstanbul'u diliyorum  gözlerim Kapalı....

Orhan Veli  Kanık

Kaynak: Resimli  ve Metin Örnekleriyle Türkiye Edebiyatçılar

Ansiklopedisi / İhsan Işık. Cilt: 5, Elvan Yayınları  /  Ankara 2006.s.1930-1935.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..