İstanbul Hikayeleri C.B.G. 5-

Çok zaman önce;

Yozluk, yobazlık alıp başını gitmemişken daha... Herkes tarafından sevgi ve eğlencenin paylaşıldığı zamanlar...

Beykoz Akbaba'da bir öğlen öncesi vakti...

Akbabanın o zamanki gençleriyle müezzin muhabbetteler... Gençler hafif bitirim... O saatte muhabbetteler ve rakı demleniyorlar... Müezzin daha önce içmemiş... Merak ediyor... Bir kadeh te ona veriliyor... Sonrasında bir kadeh daha...

Öğlen namazı vakti geliyor...

Müezzin ben ezanı okumaya gidiyorum diyor... Bizim delikanlılar peşinde...

Müezzin minareye çıkıyor... Ezan okunuyor... Delikanlılar ise aşağıda ezan sonrası alkış tutuyorlar "çok güzel okudun!!!" diyerek... Müezzin bu tezahürata cevap vererek bir daha ezanı okuyor... ve sonrasında bir alkış dalgası daha ve müezzin bir daha okuyor ezanı...

O gün ezan Akbaba'da 2 biss ile birlikte 3 sefer okunuyor...

Yozlar buna dayanamıyorlar... Müezzin görevden mi alındı yoksa başka bir yere tayin mi oldu bilemiyoruz...

Mustafa Kemal'in hediyesiyle hala Akbaba'da ezan okunuyor, tüm Türkiye'de okunduğu gibi... Ama kaç yerde biss yapılıyor bilemiyorum...