İstanbul trafiğinin çözümü bizim ellerimizde

Kıymetli blog okuyucuları,

Istanbul trafiğinin çözümünün yapılacak yeni yatırımların yanı sıra biz İstanbul'lu şoförlerin elinde olduğunu düşünüyorum.

Hızlı akan çok şeritli bir yolda gidiyorsunuz. Önünüzdeki araç ile bir güvenlik mesafesi bıraktığınız an, yan şeritten bir araba o boşluğu dolduruyor. Araçlara dikkat edin, tamamına yakını yolda ''S'' çiziyorlar. Bu durum; hali ile trafik akışını yavaşlattığı gibi, kazalara da sebebiyet veriyor.

Tüm şehir içi yolların en az bir şeridi park eden otolar tarafından işgal edilmiş durumda. Park yasağı olup olmamasının hiç bir önemi yok. Geçenlerde bir radyo istasyonunda popüler bir DJ programında yalvarıyordu. Daimi geçtiği bir ana arterde ''Acil Ulaşım Yolu, asla park yapılamaz'' levhasının altında araç park edilmediği zamanı görmediğini, bir kez olsun burda park yapan bir aracın çekildiğini görmek istediğini radyodan haykırıyordu. Tabi yol sadece iki şeritse ki çoğu zaman öyle, yolcu indirip bindiren tüm toplu taşıma araçlarını beklemek durumundasınız.

Girilmez ve dönülmez levhaları şehrimizde sadece süs niteliğinde. Bu konuda şoförleri ikaz etmekten hayati tehlike dolayısı ile vazgeçtim. Benim bildiğim en az 10 nokta var ki, bu noktalarda bir trafik polisi dursa, bir günde hazine zengin olur. Ama bir kez bile böyle bir olaya şahit olmadım.

Trafik ışıklarında kırmızı yandıktan sonra en az üç aracın geçmesi normal. O ana kadar canınızı seviyorsanız hareket etmeyeceksiniz. Aksi taktirde yaya iseniz ezilir, araç kullanıyorsanız kaza yaparsınız. Sonra uğraşın ki görgü tanığı bulasınız.

Son olarak bitmeyen,tükenmeyen kazılarımız var. Daha on gün önce asfaltlanmış yolun kazıldığını şehrin bir çok yerinde görebilirsiniz. Maalesef bu konularda bir koordinasyon merkezi eksikliği çekiliyor. Bu durum da trafiği olumsuz etkiliyor.

Bizler yukarıdaki konularda kurallara uyarak duyarlı olsak, yollarda daha az süre sarfedip, bu şehirde daha rahat yaşıyabiliriz.

Ne dersiniz?