Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Aralık '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

İşte benim köşe yazarı takımım

İşte benim köşe yazarı takımım
 

Bilmem dikkatinizi çekmiş miydi, yakın bir zamanda medya camiasında, köşe yazarlarının fikri benzerliklerine göre futbol takımı 11’leri oluşturma süreci yaşanmıştı. İlk 11 denemesi Radikal yazarlarından Erkan Goloğlu’ndan gelmiş ve ulusalcı yazarlardan bir takım oluşturulmuştu. Yazının dili ve ortaya çıkan ilk 11 oldukça dikkat çekiciydi.

Bu başarılı girişimin ardından, Referans yazarlarından Cengiz Çandar bu kez İkinci Cumhuriyetçi yazarlardan on bir kişilik bir ekip oluşturmuştu.

Merak edenler için yazının altında her iki takımında listesini sunuyorum.

Her iki listeyi gördüğüm andan itibaren kendi beğeni listeme göre bir 11 teşkil etme çabasına giriştim. Ancak zihnimde giriştiğim bu çabayı kâğıda dökmem bugünlere kısmet oldu. Hafta başından beridir de elimde kâğıt, sürekli yeni yeni 11’ler deneyip duruyorum. Eeee, kolay mı sahaya sürüp de beni utandırmayacak bir takımı belirlemek.

Sonunda çalışmalarım belirli bir aşamaya geldi ve ortaya çıkan takımımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Öncelikle takımı hangi kriterlere göre belirlediğimi kısaca açıklayayım; Öncelikle yazarlar arasında fikir birliği aramak gibi bir girişimim olmadı. Bu nedenle fikir olarak birbirlerine oldukça ters gelen isimlerde kadroda yer alabildi. Bu isimlerin tek bir ortak noktası varsa, o da yalnızca benim bu isimleri yıllardan beridir takip etme çabası içinde bulunmam ve fikirlerine katılmayacak bile olsam kendi iç tutarlılıklarından, fikir bütünlüklerinden, fikir üretme kapasitelerinden ve yazarlık yeteneklerinden etkilenmiş olmamdır.

Takıma şekil verirken kaleci ve savunma dörtlüsünü fikirleri mevcut sistemin korunmasına daha meyilli olanlar ve ülkenin yaşadığı değişimi negatif algılayanlar arasından seçtim. Bu kişilerin ruh hallerinin koruma- kollama psikolojine yakın olması, takım içindeki pozisyonlarını da bu şekilde belirlememe neden oldu.

Orta saha için fikir olarak kendime daha yakın olan yazarları seçtim. Ve ülkenin kutuplaşmasında denge unsuru olma ve doğru rotayı belirleme becerileri onları bu mevkide konumlandırmama yol açtı.

Forvet hattını ise günümüzde ideolojik üstünlüğü ele geçiren düşünsel akımın temsilcileri arasından, en entelektüel olanları, aralarında en fazla ciddiye alınması gerekenleri ve fikirlerinin en cesur savunucuları arasından belirledim.

Gelelim takımımıza;

Kaleci Hasan Pulur (Milliyet); Zannedersem karar vermesi bir yanıyla en kolayıma gelen ama diğer yanıyla da en çok zorlandığım pozisyon bu oldu. Söz konusu olan şey köşe yazarlığı olunca ve bu tarzın edebiyatta karşılığı fıkra yazarlığına denk gelince, bu isme yer vermemek neredeyse mümkün değildi. Ayrıca benim bilinçli gazete okurluğu tarihimin ilk kahramanları arasında Hasan Pulur kesinlikle yer alır. Ancak son yıllarda fikirsel anlamda paylaşımlarımın azalması bende tereddüt yaratmadı da değil. Yine de tüm tereddütlerime karşın, Hasan Pulur ismi ilk listemden itibaren yer aldı ve üzeri hiç çizilmedi.

Sağ bek Haluk Şahin (Radikal); Nokta dergisi ve Arena programı editörlüğü ile isim yapan Haluk Şahin son dönemde liberal ve ikinci cumhuriyetçi yazarlara karşı duruşu ile dikkat topladı. Ancak bu duruşun korku senaryoları üzerinden gelişmemesi ve demokrasi ile özgürlüğü öcü olarak görmemesi onu farklı kılıyor. Ve takip edilmeyi hak eden bir performans sergiliyor.

Sol bek Türker Alkan (Radikal); Radikal’in akademisyen kökenli yazarlarından. Sade dili ve akıcı zihin yapısı yazılarına kolaylıkla bağımlılık yaratıyor. Özellikle inançlar üzerindeki değişik bakış açısı ve otoriter yönetimlerin şifrelerini çözme çabası oldukça dikkate değer. Siyasal İslam’ın gelişmesi ve laik sistem üzerindeki tehdidini paranoyaya kaçmayan gerçekçilikte değerlendiren fikirleri zihin açıcı düzeyde. Gelişmeleri liberaller kadar kaygısız karşılamaması, kapılmamaya gayret göstersem de ister istemez oluşan tasalarımı dile getirmesi açısından her zaman ilgimi çeken bir yazarımız.

Stoper Ece Temelkuran (Milliyet); Takımın tek bayan üyesi. Aslında birazda kendimce koyduğum kota düzeyi neticesinde kadroda yer bulabildi. Bu fikrim bu noktayı hak etmediğinden dolayı oluşmuş değil. Ancak onun yerinde olabilecek erkek yazar adayları da vardı. Örneğin Güngör Uras’ı bu mevkiye fazlası ile düşündüm. Ancak Ece Temelkuran’ın Malezya tartışmasında gösterdiği performans ile 22 Temmuz seçimlerinden sonra girdiği panik hali ve savunma pozisyonu da, takımda bir bayanın yer alması isteğimle birleşince, birkaç vazgeçişten sonra takımdaki yerini aldı.

Libero Can Dündar (Milliyet); Medya camiamızın melankolik ve romantik yazarının takımda yer almaması düşünülemezdi. Ancak mevkisini uzun bir zaman düşünmek durumunda kaldım. Ülkede yaşanan fikir kamplaşmasının her hangi bir cephesinde yer almaması nedeniyle orta sahada yer alması gerektiği kanaatini epeyce taşıdım. Ancak ne yazık ki, belgeleri ve gerçekleri ortaya dökme becerisi olmakla beraber, bilgiyi toparlayıp fikir ve düşünsel bir akım üretme becerisinin yeterli olmaması, onu takımda geri bir görevde değerlendirmeme neden oldu. Ancak bu, mevkiisinin sorumluluğunun az olduğunu anlamına gelmez. Savunmacı zihniyeti akılcı bir şekilde ileri taşımak için önemli bir fonksiyon üstlenebileceğini düşünüyorum. (Görevin tanımını milliyetçi ve devletçi bataklığa batan sol zihniyeti yeniden özgürlük ve demokrasinin verimli topraklarına taşımak olarak açabiliriz)

Orta sahanın sağı Ruşen Çakır (Vatan); Takımın en güvendiğim üyelerinden. Sağlam bir zihinsel altyapı, uzun yıllara dayanan araştırmacılık deneyimi, olaylara kalıpların dışına çıkıp objektif bakabilme becerisi; Tüm bunlar üst üste gelince takımın orta sahasında ileri geri çalışacak, zaman zaman savunmaya destek verip, takımı bıkıp usanmadan ileri taşımaya gayret eden bir atom karınca olarak değerlendiriyorum onu. Kendisi ile ilgili tek kaygım yer aldığı basın kuruluşunun performansına gölge düşürme olasılığı. Ancak NTV’nin danışmanlığını yürütmesi bu riski de oldukça azaltıyor.

Orta sahanın solu Murat Belge (Radikal); Takımın beyni. Entelektüel birikimi ve kendisini her dönemde güncellemekten çekinmeyen, değişime açık zihin yapısı ve bu sebeple tarihin her anında zamanın önünde olma becerisi onu her zaman okunur kılıyor. Hem de yazı tarzının oldukça az sayıda okur kitlesine hitap etmesine karşın. Aslında köşe yazısı denilen yazın türü, onun fikrini ifade etmesini fazlası ile kısıtlıyor. Ancak onun fikirleri ile günlük olarak temas etmemize olanak tanımasından dolayı, köşe yazarlığını keşfedenlere şükran borçlu olduğumu düşünüyorum. Takımın zaman zaman sapan rotasını her zaman yeniden belirlemeye yarayacak pusula işlevi görüyor. Çünkü bu ülkede futbol sahasının zemininin sürekli kayması ve tarafların bu kayganlığa eşlik edebilmesi, onun işlevini daha da önemli kılıyor.

Orta sahanın ortası İsmet Berkan (Radikal); Üzerinde en az düşündüğüm mevkiinin bu olduğunu söylemem lazım. İnsan bazen bazı pozisyonlardaki insanları, kendisinin beyin ikizi olarak görür. İsmet Berkan’da benim için böyle birisi. Fikirlerine katılmadığım çok az sayıda yazısını hatırlıyorum. Medya ortamının mutfağında görev alıyor olması, sol fikriyatı evrensel değerleri ile benimsemesi ve ülkedeki fikir kamplaşmasında taraf olmasa da, üçüncü bir yol öneren bir düşünce sistematiğini geliştirmeye çalışması, ona takımdaki en özel görevi sunmam için bence yeterli kriterler.

Forvetin sağı Ali Bayramoğlu (Yeni Şafak); Kendisini Yeni Yüzyıl’da takip etmeye başlamıştım. Çok güçlü sosyolojik analiz ve sentez yeteneği beni yazılarına hayran bırakmıştı. Liberal düşüncenin ülkedeki en güçlü kalemlerinden birisi ve çizgisinde demokrasi standardının düşmesine asla izin vermemesi onu kendi fikriyatı içinde farklı kılıyor. Ülkede gerginliğin yükseldiği dönemlerde yaptığı cesur çıkışlar, sakinlik değeri yüksek yazılarına oldukça fazla heyecan yükledi. Entelektüel düzeyinin yüksekliği, yazılarının okunurluğunu zorlaştırsa da, köşe yazarı takip etme kültürü gelişenler için vazgeçilmez isimler arasına girmesi oldukça kolay.

Forvetin solu Etyen Mahçupyan (Agos-Taraf); Kadronun tek gayrimüslim üyesi (Elbette köken olarak, yoksa kadroda Müslüman kimliğine sahip olmayan başka kişilerde mevcut) Köşe yazarı olarak düzenli takibimin Hrant Dink’in ölümünden sonra başladığını itiraf etmem lazım. Nedense Radikal'de yazdığı dönemde üzerinde yeterince durduğum bir yazar değildi. İkinci Cumhuriyet fikriyatının en cesur üyelerinden ve en iyi kalemşorlarından. Oldukça sağlam bir demokrat zihniyete sahip ve bu zihniyetin ağlarını oldukça sağlam bir şekilde ören bir düşünce sistematiği var. Fikirlerimin her zaman uyuştuğunu düşünmesem de, saygı duyulması ve kaale alınması gereken bir köşe yazarı olduğunu düşünüyorum.

Forvet Ahmet Altan (Taraf); Bir başka Yeni Yüzyıl’dan beri takip etmeye çalıştığım isim. Fıkra yazarlığının karşılaştığım en iyi kalemlerinden birisi. Romantizmden realizme kolayca geçen, yazın türünün bir çok çeşidine yazılarında aynı anda yer verebilen ender kıvrak kalemlerden. Politik anlamda takındığı sert ve pervasız tavır, onun vatan hainliğinden demokrasi kahramanlığı arasında gidip gelen bir tepki yelpazesi ile karşılanmasına neden olsa da, ben onun medyada yer alabildiği her dönemde önemli bir renk olduğunu düşündüm. Kendisini takip etmekten dolayı da her zaman zevk aldım. Kadroda roman üzerine kariyer yapan tek üye olması da, ona takımın en popüler mevkisinde yer vermeme neden olan sebeplerden birisi.

Kadronun yedekleri ise şöyle; Yıldırım Türker, Avni Özgürel, Umur Talu, Nuray Mert, Mehmet Barlas, Semih İdiz,

Erkan Goloğlu’nun ulusalcı kadrosu; Kaleci; Altemur Kılıç (İlk maçta jübile yapıp yerini Tuncay Özkan’a bırakacak), Sağ Bek; Gündüz Aktan (İlk maçta jübile yapıp yerini Hulki Cevizoğlu’na bırakacak), Libero; Emin Çölaşan, Stoper; İlhan Selçuk, Sol Bek; Anıl Çeçen ( ya da Rahmi Turan), Sağ Açık; M.Ali Kışlalı, Sol Açık; Ümit Özdaş, Orta saha; Mustafa Balbay, Orta saha; Özdemir İnce, Santfor; Nihat Genç, Santfor; Ümit Zileli

Cengiz Çandar’ın İkinci Cumhuriyetçi kadrosu; Kaleci; Mehmet Barlas, Sağ Bek; Mehmet Altan, Sol Bek; Cengiz Çandar, Libero; Murat Belge, Sağ Açık; M. Ali Birand, Sol Açık; Hasan Cemal, Orta Saha; Etyen Mahçupyan, Orta Saha; Eser Karakaş, Sağ Forvet; Ali Bayramoğlu, Sol Açık; Orhan Pamuk, Santfor; Alpay Şahin

 
Toplam blog
: 453
: 1826
Kayıt tarihi
: 14.11.06
 
 

36 güneş yılı. 27 yıl G.antep, 9 yıl İstanbul. İstanbul, 90’lı yıllarda yaşandı, bitti.  Hep şe..