Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Aralık '10

 
Kategori
Reklam
 

İster al ister alma

Reklam izleme alışkanlığım yoktur. O kadar çok gösteriliyor ki ister istemez aklımda kalıyor. Özellikle bazı reklamlar var ki insan bu reklamı çekmek için çok mu uğraşmışlar acaba diye düşünüyor.

Bir bisküvi reklamında bisküvilerini korumak için tutkuluk diye bir şey var. Tarladaki ürünleri korumak için kullanılan korkuluktan esinlenmişler sanırım . Ancak onun ismi tarlalık ya da buğdaylık ya da ekilmiş ürün neyse onluk değil KORKULUK adı üstünde korkutup kaçırmak için yapılmış bir şey. O zaman tutkuyu koruyacak olan da korkuluktur.

Tuvalet kağıdı reklamında ters ters bakıp manidar sözler eden kadına ne demeli? İnsanlar teyze bizi döver möver deyip korkudan o ürünü alıyor olabilirler.

Reklamına bakınca normalde bile yapmadığımız hareketleri faaliyetleri giymediğimiz kıyafetleri hijyenik ped kullandık diye yapmamız veya giymemiz gerekiyor.

Hele hele epilasyon aletleri veya ağda reklamları çok komik. Ayrıntılarını burada anlatmak istemiyorum.

Jean çıkarma reklamı da insanı çileden çıkarıyor.

O çikolata reklamlarında veya dondurma reklamlarında birbirinden seksi incecik kadınların ellerindeki o şahane yiyecekleri afiyetle yemeleri hedef kitlenin kim olduğu sorusunda yoğunlaşıyor?

Saçma sapan alanlara kurulan dev masalarda bulaşıkları ne kadar deterjanla yıkadıklarını söylemeleri de ay nasıl etkileyici oluyor anlatamam . Hemen gidip o bulaşık deterjanını almak istiyorum.

Bir de suni suni sırıtan diş reklamı tipleri var. Mümkün olsa 32 dişini gösterecek. Yok yumurtanın kabuğu incelmişmiş, o macunla fırçalayınca sertleşmiş falan fistan.

Yerleri silen silerken mutluluktan çıldıran kadınlara çok gıpta ediyorum. Eşime bana o deterjandan al diyorum. Ama ben silerken öyle olmuyor. Oysa reklam filminde kovaya at yerler tertemiz olsun.Sen çek git ya da dans et eğlen gibi görünüyordu.(Bu noktada bu reklamın amacına ulaştığını inkar edemeyeceğim.)

Halı temizleme deterjanı reklamında o deterjanı değil de başka bir temizlik maddesini kullandığımızda halının tüyleri arasında birikmiş tüy ve kir topağını gösteriyorlar ya o esnada yemek yiyorsanız vay halinize.

118 80 veya 11818 reklamlarının yorumunu da size bırakıyorum.

Bazen de insan reklamdan ziyade oynatılan tiplere takılıp kalabiliyor. Bir çikolata reklamına çıkan artık rol yapamadıkları aşikar olan yıllarca çok popüler bir dizide oynamış olmasına rağmen oyunculuk hususunda bir milim yol katedemeyen o iki yavrucuğun artık bu deneyimlerine ortak olmak istemiyorum. Zaten o filmdeki hallerine oranla bir hayli büyümüşlerdir. Çocuklar torun sahibi olana kadar biz bu reklam filmini izlemeye umarım devam etmeyiz.

Billboardlarda bazen inanılmaz resimler sergileniyor. insan ona bakayım derken önüne gelen ilk direğe toslayabilir. Son günlerde yine bir jean reklamı için çok ünlü bir futbolcunun poz vermiş olduğu resim beni çok güldürüyor. O çocukcağızın karizmasını kıskanan biri kesin bu pozu verdirmiş. Bir berjer koltuğa sanki koltuğun şeklini almak istercesine tabiri caizse yayılmış bir şekilde belden yukarısı çıplak ve karın kasları vurgulanmış bir resim. Bu rahatsız pozisyonda insan ne kadar gülebilirse o kadar suni bir gülücük yerleşmiş suratına. (Bence bu rahatsız duruştan ızdırap çekiyor.)

Ben reklamcı olsaydım daha şahenelerini yapardım demiyorum. Ancak çok güzel reklamlar da var. En azından onlardan örnek alsalar diyorum.

 
Toplam blog
: 80
: 640
Kayıt tarihi
: 06.07.10
 
 

Fizik Mühendisiyim. Ankara'da oturuyorum.Türkiye' radyoaktif kaynak giriş ve çıkışını takip eden bir..