Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Aralık '18

 
Kategori
Güncel
 

İthal Malı Haftası

 

          Bir milletin tam bağımsız olduğunun göstergesi. "Egemenlik bilinci", "Uygarlık yeteneği", "Kaynak kullanma başarısı"dır. Evet, bu üç unsurdan birincisinde maşallah hepimiz mangalda kül bırakmayız, hatta onun için can verir, kan akıtırız ancak uygarlık bilincine ermek için fikir, sanat, bilim, teknoloji, ekonomi ve benzeri alanlarda önemli gelişmeler göstermemiz gerekir ki, bu konuda sınıfta kaldığımız değil, taaa bodrum katlara indiğimiz söylenebilir.

          Konumuz olan üçüncü unsura gelince;

          Bugün 12 Aralık 2018 Bir hafta sürecek olan “Tutum Yatırım Ve Türk Malları Haftası” nın ilk günü. Konu hakkında sayfama şöyle allandıra pullandıra Türk malları hakkında biraz bilgi döşeyim dedim, açtım bilgisayarı; bilgisayar: Toshiba, Japon malı; mause yani fare: Logitech, İsviçre malı. Yazarken içerim diye yanıma aldığım Coco Cola Amerikan malı. "Neden kola içiyorsun? Ayran iç!" dedi iç sesim, ülkemizde ayran üreten inek: Holştayn, Montofon, Simental, Jarsey... "Allah allah!" Dedim "Bu ne Türk malı bir şey yok mu evimde?" Giydiğim tişörte baktım; Zara. "Oh be bu bizim Sivas’tan!"  Dedim ama ne gezer. Zara, İspanyol malı. Eh biraz sinirlenmeye başladım. Pantolan, ceket: Polo, Amerika  - çorap, ayakkabı: Adidas , Almanya  - tencere tava: Tefal, Fransa – bütün alet edevat: Çin malı - Halı, kilim, parke, marley… hepsi bir başka diyardan...

          Ben, açık fikirli, geniş görüşlü bilgili bir dünya insanı olayım isterken enternasyonal bir kılığa bürünmüşüm haberim yok.

          Neden büründüm, kim bürüdü.

          Bizlere yerli malı kullanmanın, tutumlu olmanın ve yatırım yapmanın önemini hatırlatmak amacıyla ta 1929’da kanun haline getirilip ve 1946’dan itibaren kutlanan Yerli Malı Haftası’nı icat eden büyüklerimiz buna ön ayak olmamıştır herhalde. Bir de ben 1980 lere kadar yerli malı haftasını kutlarken kutlamalara yerli malı ürünleriyle katılabiliyorsam demek ki, bizdeki bu değişim 80’lerde başladı. Yani ne olduysa şu Avrupa Gümrük Birliği’ne girmemiz ve ülkemizi serbest piyasa ekonomisine açmamızla oldu. Siyasetçilerin dirayetsiz olması, ülkesinden önce kendi çıkarlarını düşünen zihniyetlerin yönetimde bulunmasıyla o yıllarda Türk malı üretiminin içi boşaltıldı, Şimdi ise yok oluş çığlıkları atıyor.

          Ben ise, duyarsızlığım, vurdumduymazlığım, çıkarım için onların bu hainliğine çanak tutuyorum
          Ben bir Türk vatandaşı olarak evimde Türk malı bir ürün bulunduramıyorsam memleketin hayat damarlarından biri değil, topu birden kopmuş demektir.

          Hiç boş yere vatan, millet sloganları atmayalım, vatan çoktan elden gitmiş, Batıya bağlı özerk bir devlet olmuşuz.

          Hayırlı olsun!!!!!

Perihan Sever Dirican

 
Toplam blog
: 16
: 82
Kayıt tarihi
: 29.11.18
 
 

Yeşilırmak'ın süslediği diyarlarda "Çocuktum, ufacıktım Top oynadım acıktım" feveranlarımı güzel ..