İtibar da gitti elden...

Akşam üzeri ajanslardan "Flaş… Flaş…" diye bir haber düştü…

Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliğinden yazılı açıklama geldi ve açıklama şöyle: "Bugün (01 Haziran 2007) öğle saatlerinde Irak'ın kuzeyindeki Süleymaniye kentinde normal görevi kapsamında intikal halinde bulunan sivil kıyafetli Türk silahlı Kuvvetleri unsurları araçlarıyla kontrol noktasından geçerken mahalli güçlere mensup kişiler tarafından durdurularak sözlü tacizde bulunulmuş ve silah doğrultulmuştur. Unsurlarımızın kendilerini tanıtarak bu etik dışı davranışa gerekli tepkiyi vermesi üzerine, yanlış anlaşılmadan kaynaklandığı değerlendirilen taciz ve silah doğrultma olayı sona erdirilmiştir. Olaydan sonra Türk silahlı Kuvvetleri unsurları vukuatsız olarak üslerine dönmüşlerdir.

İçerde ve dışarıda herkes şunu iyice bilmeli ve anlamalıdır ki bu bölgede görev yapan unsurlarımız yüce Türk Milletinin ve kahraman Türk Ordusunun mümtaz evlatlarıdır. Onlara yapılacak en ufak bir etik dışı davranış veya eylem, tümüyle Türkiye Cumhuriyetine ve Türk Silahlı Kuvvetlerine yapılmış sayılacak ve gereken en üst düzeyde karşılık görecektir."

Bugün öğle üzeri yazdığım yazımda, Kuzey Irak’ta son yaşananlarla gelişmelerle ilgi yazı yazacağımı söylemiş ve bununla ilgili yazıya hazırlanıyordum ki yukarıdaki haber düştü…

Ey millet…

Artık aklınızı başınıza almanızı son bir kez daha hatırlatmak gereğine inanarak söylemek istiyorum ki, bu hükümet ve siyasi irade, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin itibarını zedelemiştir.

Bırakalım içerideki yanlışlıkları… Onlar "Kol kırılır, yen içerisinde kalır" denilerek bir şekilde üzeri örtülebilen gelişmeler olarak düşünülebilir. Olmaz ya, hadi öyle olduğunu var sayalım…

Ancak, bir hükümetin, siyasi iradenin birinci görevi, ülkesine dışarıdan gelecek her türlü tehdidi bertaraf edecek şekilde gereken siyasi iradeyi gösterip kararları almasının zorunlu olmasıdır.

Bakınız şimdi bu hükümetin icraatına, bir tek bu yönde olumlu bir karar ve icraat görüyor musunuz?

Varsa söyleyin, biz de bilelim. Hükümet, bu meclisten aldığı iki kararı bile kullanamadı. Bu nasıl iştir ey milletim?

Bugün Türkiye’yi yöneten siyasi iradeye sorarsanız "Ne yaptınız?" diye, verdikleri cevaplar hep aynı. Bolu tünelini açtılar, Karadeniz Sahil Yolunu açtılar, çift yol yaptılar, son zamanlarda da seçim yatırımı olarak TOKİ’ye konut yaptırıyorlar.
Başka?...

Başka herhangi bir çamda kertikleri yok. Olmadığı gibi, dış politika konusunda Türkiye’yi getirdikleri noktayı görelim. Üzülerek söylemek gerekirse, bugüne kadar bu kadar olumsuzluğu yaşamamıştık.

Bakın, bir başka örnek daha vereyim. Tarih, 01 Haziran 2007, Türkiye’nin başkentinde oturuyorum. Oturduğum semt, eski milletvekili lojmanlarının bulunduğu "Oran" semti. Saat tam 24.00 ve bir tam iki saatten bu yana yoğun bir şekilde dışarıdan, Dikmen vadisi bölgesinden silah sesleri geliyor…

Bu nasıl asayiştir, bu nasıl güvenliktir. Az ilerisinde güvenlik güçlerinin her türlü birimleri olan bir yer ve Ankara’nın sözüm ona en güvenilir semti… Ne dışarıdan güvenliğimiz var, ne içeriden… Ve bu iktidar, 4, 5 yıllık icraatında başarılı olduğunu savunuyor.

Nasıl oluyorsa!