Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Eylül '10

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

İtiraf; "sanatı kullanıyorum"

İtiraf; "sanatı kullanıyorum"
 

Yapabiliyorlar, çünkü yapabileceklerini biliyorlar.


Merhaba,

Bu yazımda size kendi hazırladığım projelerin birinden ve bu projeyi hazırlama ihtiyacını neden hissettiğimden bahsedeceğim. “İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti” etkinlikleri kapsamında “Çocukları Sanata ve Edebiyata Teşvik” projemin içinde gerçekleştirdiğim küratörlüğü yine şahsıma ait olan, öğrencilerimin çektiği fotoğraflardan oluşan “Harika Çocuklar” isimli fotoğraf sergisi… Sergiden elde edilecek gelirin tamamının TEMA Vakfı’na bağışlanacağı sergi 08-15 Ekim 2010 tarihleri arasında Airport AVM’ de izlenilebilinir.

Bu projeyi gerçekleştirme sebebime gelince.. . Çevreye karşı duyarlılığı biraz fazla olan insanlardanım. Malum sanatla ucundan da olsa haşır neşir olursanız, sanat sizi birazcık naifleştirebiliyor. Etrafınızda olup bitenler, insanların davranışları, konuşmaları eğer normlar dahilinde değilse hemen alıcılarınız beyninize üzüntü sinyalleri yollamaya başlıyor. Bütün bunlar olurken… İnsanları eleştirmeden önce “bu insanlar neden böyle?” sorusunu kendime sormaya başladım. Neden mi? Çoğu insan gündüz işine gidiyor, yapması gerekenleri mecburiyet olarak yapıyor, akşam evine gidiyor, TV de faydasız programlar izleyip günlerini sonlandırıyor. Burada bir eksiklik yok mudur sizce de? Sanat… Sanatsal faaliyetler nerede? Artık günümüzde sanatsal faaliyetlere katılım için çok da zengin olmaya gerek yok. Belediyeler Kültür Merkezleri açtılar. Konserlere, tiyatrolara, sinemalara çok uygun fiyatlara gidilebiliniyor. Ya da sergilere (hem de elinizi cebinize atmadan)… İllaki sanatı icra eden ya da sanat alıcısı olmaya gerek mi vardır sanatla ilgilenebilmek için. İyi bir sanat takipçisi olmak bile kâfi gelebilir insana.

Şimdi gelelim az önce sorduğum sorunun cevabına?

Sanatı boş iş olarak gören çoğu insanımız, kuyruklarda beklerken kaşla göz arası kurnazca davranıp bir önceki sıraya geçebiliyor ya da halk otobüsünde su içtiği pet şişede su bittikten sonra “bitti bu” deyip otobüs ilk durakta kapılarını açtığında, mükemmel bir atışla o şişeyi otobüsün dışına fırlatmayı başarabiliyor ya da arabada giderken çöp namına ne varsa titiz insan olunduğundan yani çöpünü arabasında bekletmemesi icap ettiğinden otoyol ya da sokak arası hiç fark etmez arabanın camını açıp da çöpünü rüzgârın seyrine bırakabiliyorsa burada bir yanlış yok mudur sizce de? Beğenmiyorsan git başka yerde yaşa gibi sözler duyabildiğim insanlar maalesef hayatlarında sanatla iştirak etmemiş ya da tanıştırılma fırsatı bulamamış insanlardır diye düşünüyorum.

Pekiyi insanlarımız bu yaşa gelene kadar, acaba hangi aşamalardan geçtiler de bu hale geldiler? Ben bir öğretmenim. Bu insanları bu hale gelmeden önce değiştirmek öğretmenlere düşüyor kanımca. Daha küçük yaşlardayken topluma karşı daha duyarlı insanlar haline getirmemiz bunun için de sanatı kullanmamız gerekiyor. Neden mi sanat? Sanatın insanlara farklı bakış açıları sunuyor. At gözlüğü ile değil de olaylara mikroskopla bakmayı öğretiyor. Tabiri caizse insanları yontuyor. Amacım çoğalmamız... Öğretmenler, sivil toplum örgütleri, sanatçılar geleceğin büyükleri için bir şeyler yapmalı... Yoksa şimdi eleştirdiğimiz bu insanlar gelecekte de olmaya devam edecek, aydın kesim, ya bu deveyi gütmeli ya bu diyardan gitmeli seçeneğinde ikincisini tercih edecek ve cennet vatanımız diye övündüğümüz güzelim ülkemiz kaba saba insanların eline kalacak.

Sanat ve sevgi ile...

 
Toplam blog
: 22
: 1578
Kayıt tarihi
: 27.05.10
 
 

Şöhret Doğruyol. Eğitimci sanatsever.....