İyi bayramlar

DAnı-Seyahat

Rusya Federasyonuna bağlı Tataristan Muhtar Cumhuriyeti’ne 1992 yılında gazeteci olarak gittim. 5 yıl kadar da Asya’nın Türkî ülkelerinde bulundum.

Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Baş Müftüsü Talat Tacettin’i ziyaret ettim. Ramazan bayramı yaklaşmıştı ve Altın Ordu devletinin başkenti Bulgar şehrinde (Volga kıyısında metruk bir şehir) bayram namazı kılınacağını söyledi. Volga üzerinden su otobüsleriyle gidilecekti. Memnuniyetle kabul ettim ve gazetecilik adına iyi bir araştırma da olacağını düşündüm.

Volga limanına indik ve İstanbul deniz otobüslerinin küçükleri olan nehir otobüsleriyle yol açıktık. 40 dakikalık yolculuktan sonra Bulgar şehrine geldik. (halen şehrin ismi Bulgar diye geçer) şehrin yıkık kerpiç kale duvarlarını aştıktan sonra şehir merkezi ve saray bölgesine geldik. Sadece minaresi kalmış saray camisi etrafında yemyeşil alanda toplandık.

1993 yılı güz mevsimi. Müftü hazretleri uzun bir bayram hutbesi okudu, ardından bayram namazını açık alanda çimlerin üzerinde bini aşkın Tatar halkıyla kıldırdı. Yurtdışından da katılan misafirler vardı ve ülkede yüzyıllardır kılınan en coşkulu bayram namazı olduğundan eminim. Tekbirler ve dualar daha bir içten seslendiriliyordu. Tatar halkının göz yaşlarıyla kutladığı bir bayram namazı oldu, bende ezan sesi ve özgürlüğün, dini inançların sevinçle yaşanmasının önemini eriten duygularla yaşadım.

Namazın ardından saray kalıntılarını gezdim ve tamamı Osmanlıca harflerle yazılmış binlerce mezar taşı ve kitabenin saray kalıntısı içinde korumasızca terk edildiğini gördüm, belediye yetkililerine, “bunlar önemli tarihi eserler değimli, neden kurumaya alınıp araştırmalar yapılmıyor? Diye sordum. Yetkilinin cevabı bunun için ödenek yok, demek oldu.

Bazılarını fotoğraflayıp gazetelerde yayınladım. Ama hala ciddi bir çalışma gerektiğine de inanıyorum.

Semanın kapılarının sonuna kadar açılıp rahmetin sağanak sağanak yağdığı böyle bir gecede düşen damlaların sizleri sırılsıklam etmesi dileğiyle Kadir Geceniz mübarek olsun.

Bu gecede nasıl dua edelim?
Bunu da Hazret-i Âişe (r.a.) vasıtasıyla yine Peygamberimizden, öğrenelim:

"Dedim ki, 'Yâ Resulallah, Kadir Gecesine rastlarsam nasıl dua edeyim?’
Resulullah Aleyhissalâtü Vesselam "Allahümme inneke afüvvün tuhibbü'l-afve fa'fu annî (Allah’ım, Sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affeyle) dersin' buyurdu"

Muammer Murat
İnsan Kaynakları Danışmanı