İyi insan-kötü insan...

Valla, artık şunu iyice öğrendim: Bir insan iyiyse iyidir, kötüyse kötüdür! İyi bir insanın bir kötü yanı ile kötü bir insanın iyi bir yanını da karıştırmamak gerekiyormuş!

Ben ki; yıllarımı iyi niyete adayan biri olarak diyorum bunu... Şöyle ki; her bebeğin masum doğduğuna inanırım, bu yüzden ki yanlış eğitilmiş hiçbir bebeğin yetişkin olduğunda ortaya saçtığı kötülüklerden dolayı onu sorumlu tutamam!

Kimi sorumlu tutarım?

Onu yetiştirenleri...

Eee, onları da yetiştiren birileri vardı... Demek ki suçu onlarda da aramamak gerekiyor, daha da geriye gitmekte fayda var derken...  Git git nereye kadar?

Hayır yani, bu arada, şartları beter olanların arasından çıkıp da dünyayı aydınlatan bir sürü örnek varken onlara da haksızlık olmuyor mu?

Bu debelenme halini uzun yıllar yaşadım; yoruldum mu? Belki biraz... Ama bilin ki pes etmek anlamında değil en başta söylediğim; yalnızca an itibariyle vardığım bir sonuç!

Doğru bildiklerim ile yanlış bellediklerim yer değiştirebiliyorsa zaman içinde, belki bu da değişir, bilemem...

******

Eğitim müthiş önemli, genler de keza... Yok saymak mümkün değil!

Bir de travmalar!...

Aslında hepsi bir zincirin halkaları...

O zincir ki hapsederse eğer, zamanı geldiğinde yaşanacak patlamalara sebep olacak ya da bütünlüğü temsil eden bir kolye olacak!

******

"Bütünlüğü temsil eden kolye" betimlemesi biraz abartılı bir benzetme oldu, farkındayım, edebiyat yapasım mı geldi desem... Şiirlerimde bile böyle betimlemeler yapmadım ki!

"Tesbih" ile "Teşbih" mi karıştı ne?

Valla, eline tesbihi aldığında tüm karışıklıklara çare!

******

Haa, onu diyordum, iyi insan ile kötü insan... Çocukları yargılamayalım diyordum... Çocuklar yerine ebeveynleri yargılayalım...

Yargılayalım da neye göre?

Onları da yetiştirenler ebeveynleri vardı...

İşte tam da bu noktada ciddi bir sorgulama yapmak gerekiyor!

Kimseye karşı olmadan, mantıklı bir sonuca varmak gerekiyor!...

Yoksa yüzyıllar öncesine döneriz ki en sonunda Adem Baba ile Havva Anne'ye sıra gelir ki elimizde bir adet köprücük kemiği ile bir elma kalır; ki onu da sorgulama ihtiyacı içine gireriz!

******

Sorgulamak güzel şeydir aslında; insana bahşedilen hayvanlardan daha üstün zekanın, algı yeteneğinin, duyularının ve hücrelerinin hakkını tam olarak vermek için sorgulama yeteneğimizi kullanmamız gerekir diye düşünüyorum. Şeyyy, biz kullanmadığımızdan dolayı hayvanların algıları bizlerden daha yüksek durumda, bunu da not edeyim istedim...

******

Daha detaylı yazmayı düşünüyordum ama uykum geldi! (Hadi yine şanslısınız! Yahu, acayip uzun yazıyorum; yazdıklarımı ben okuyamıyorum, sıkılıyorum! Vallaha sonuna kadar atlamadan okuyanlar varsa "Helal olsun!"

******

"İyi insan" dediğimiz nedir?

Kadını mı erkeği mi diye soran olmaz sanırım bu sayfada! (Aslında olsa iyi olurdu; yüzde elli dışında bir misafirimiz olurdu!...)

(Sahi yaa, tereciye tere satmak gibi bir şey bu; ben biliyorsam sen de biliyorsundur arkadaş! Aynı yolun yolcusuyuz; bakma yazacak bir yerim var, şimdilik, yazıyorum.... Yoksa; yok aslında birbirimizden farkımız!)

******

İşte aynen böyle; herkesin "Aynı yolun yolcusuyuz" dediği kişiler var etrafında ve bu bir tercih!

Herkes kendine benzeyen insanları etrafında tutuyor, zira kendini daha iyi hissediyor!... 

Merhamet ile tanışmış bir insan zulüm edenle arkadaş olamaz!

Zulüm eden bir aileden ya hıncını almak isteyen çıkar ya da aynını yapmak istemeyen...

Biri kötülüğü seçer, diğeri iyiliği...

Aaaa.... O da ne?

Ahlaken, dinen iyi olduğunu düşünenin üzerine bir siyasi algı çöker; tam tersine döner işler!...

İyiliğin ve kötülüğün işte tam da burada bellidir; Ya kendi standardını yükseltmek istersin ya da üzerinde yaşadığın ülkenin!

Asıl güzel olan kendi standardını yükseltirken aynı zamanda halkın standardını da yükseltmektir de... Becerebilmek için "İyi insan!" olmak gerekir!

Gördük ki; din de yetmiyor!

Boşuna "Bakara" falan demenin de alemi yok!

Mail: gulgun_2006@hotmail.com

https://twitter.com/Gulgunkaraoglu