- Kategori
- İlişkiler
İyi ki benim Babamsın
Bir babanın, evladından duyabileceği en güzel sözlerden biri, belki de birincisi bu olsa gerek: “<ı>Seni çok seviyorum, iyi ki benim babamsını>.”
İlkokul birinci sınıf talebesi olan oğlum, uyku saati geldiği için biraz da gönülsüzce yatağına yattı. Çok sevdiği ve özellikle benden istediği üzere; ben de odasının ışığını söndürdükten sonra, masa lambamı yaktım ve ayakları ucunda, klavyenin başına geçtim. Benim yazı tıkırtılarımın eşliğinde uyumaya bayılıyor kendisi.
Bir beş dakika kadar geçti. Ben bu arada bilgisayarı açtım. Yazı notlarımı gözden geçirdim. Kaleme almayı düşündüğüm birkaç konu üzerinde beyin jimnastiği yapıp, hangisini yazacağıma karar vermeye çalışırken; o güzelim sesiyle derinden konuştu:
“<ı>Babacığım...ı>”
“<ı>Efendim Oğlumı>.”
“<ı>Sana bir şey söyleyebilir miyim Babacığım?ı>”
Sesimde ister istemez, bir sert ifade oluşmuştu bile. Uyumamak için süre uzatma taktiklerinden bir yenisi daha diye düşündüm ama yine de sabırla cevap vermeye çalıştım:
“<ı>Söyle Yavrumı>.”
“<ı>Seni çok seviyorum, iyi ki benim babamsını>.”
İçim titredi. Yüreğimin, Toros yaylaları gibi ferahladığını ve fersah fersah genişlediğini hissettim. Sesimin titreyişine engel olamayarak, sevgi darbesine karşılık vermeye gayret ettim:
“<ı>Ben de seni çok seviyorum Yavrum. İyi ki sen de benim Oğlumsunı>.”
* * *
Bugün, birisi bana “<ı>sizce hayatta başarılı olmak ne demektir, insan ne zaman başarılı olmuş kabul edilebilir” ı>babından bir soru yöneltmişti. Ve sorunun sahibine şu cevabı vermiştim:
İnsan, hayatta mutlu olabildiği ölçüde başarılı olmuş demektir. Mutlu bir baba, mutlu bir çocuk, mutlu bir anne, mutlu bir eş, öğrenci, çalışan, yönetici, sporcu, mutlu bir insan; aynı zamanda başarılıdır da.
Bana bu gece, daha aynı gecenin gündüzünde etmiş olduğum bu lafları sanki biliyormuşçasına, başarılı olduğumu hissettirdiğin için Tanrı ne muradın varsa versin be çocuk.
Başarılı bir çalışan, yönetici, kitap okuru, gurme, gezgin, müzisyen, blog yazarı olabildim mi bilemiyorum ama mutlu ve "başarılı" bir baba ve eş olduğumu bana, an be an hissettirenleri çok ama çok seviyorum. İyi ki varsınız.
“<ı>Ben de seni çok seviyorum Yavrum. İyi ki sen de benim Oğlumsunı>.”
Bu akan yaşlarım, mutluluk kulaçları attığın cennet göllerin, çağlayanlardan akıp gelen berrak suları olsun, olur mu fıstığım?
Ne yazacak konu bıraktın bende, ne konsantrasyon...Ama çok mutluyum. Asıl önemli olan da bu olsa gerek galiba, değil mi?
@Geçen sene bugün "Bir Piyano, Bir Keman, Üç Beş de Fotoğraf Eskiden Kalan-2": http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=76326