İYİ Kİ DOĞDUN

Normal 0 21 false false false MicrosoftInternetExplorer4

Boğaz manzarasının en güzel karelerinden biri geceyi gösteriyor, şık bir mekanın camekanından. Camekanda yansıyan çiftin görünümüyse birbirlerine baktıkları kadar içten. Belli ki özel bir günün kutlaması için yeniyor yemek, tek eksiklik sigara içme kısıtlaması mı? Yük gemileri geçiyor karanlığın içinden noktacık ışıklarıyla, ışık noktalarının aralarından. Yanıp sönmeyen yıldızlar gibi görüntüleri. Ezberlenmiş ama asla bıkılmamış gözlerin bakışlarında daha da anlamlı görünüyor karedeki görüntü. Hallerinden hoşnutlukla öylesine uyumlular. Bir adama ancak bu kadar yakışır takım elbise. En çok beyazı yakıştırdım sana niyeyse.

At biniyoruz orman yolunda. Orman yoluna girene kadar “arı vız-vız-vız” gibisin tüm sakin hallerine inat. At seni dinlediği gibi dinlemiyor beni ya da Bağdat Caddesinde köpeğimi gezdirmiyorum. Koskoca at, korkuyor kamyonlardan aynı benim gibi. Beğenmiyorsan al ikisini de sen götür oraya. Ayrıca bizim sesimiz çıkmıyor sen niye tedirginsin? Asfalt yoldan geliş zor ama burası inanılmaz güzellikte. Bu serin üşütmeyen hava, üzerimize çiseleyen yağmur, bu ferahlık veren kimsesizlik, yeşilin huzuru, varlığının etkisiyle oluşan korkusuzluk, bu göl manzarası, bu sazlık, gökyüzünde şahinler-atmacalar, uzaklardan gelen havlamalar, atların nal sesleri, koşarken coşkun kişnemeler,… Atlar otluyor, biz seninle havayı kokluyoruz. Sen ve ben-in doğaya karışmış o huzurlu birlikteliği çok huzurlu bu yabanın ortasında.

Güzel oğlum beni babaya utandırma, düzgün yürüyelim asfaltta, orayı geçelim tane değil bir avuç şeker vereceğim sana. Tımar ederken türkü bile söylerim. Bize bir şey olacak diye korkusundan korkutuyor bizi o kadar, sen ona aldırma ama her söylediği bir ders çok kulak arkası da yapma. Sabahın ayazında dördümüzde sırılsıklamız, şimdi güzel bir kahvaltıyı hak ettik, bu uzun sabah gezintisi hepimize çok iyi geldi.

Ayaklarımızda lastik çizmelerimiz var başka bir hafta sonu, neredeyse dizlerimize kadar çamur içindeyiz, yine yağmur çişeliyor üzerimize, yine ısırıyor hava inceden inceye ama hiç oralı değiliz seninle birlikte. Omzunda tüfeğin, o eski kıyafetlerle Türk filmlerinin okumuş ama dağda yaşamayı tercih etmiş yaban adamı gibisin. Ne düşünüp de gülüyorsun diyorsun düşüncelerimden habersiz. Ben yine kafamda hikayeler çiziktiriyorum görünmeyen kağıtlara. Su sesini dinlemeye gidiyoruz ormana. Yine doğa, yine sen ve ben-in uyumlu birlikteliği. Karaağaçları ayırıyoruz, güzellikleri, güvenli duruşları, bazen aynı anda aynı beğeni cümleleri çıkıyor ağzımızdan. Sana bakıyorum gizliden, sohbetler ediyoruz vara-yoğa, eğriye-büğrüye.

Seninle her yer, hala güzel geliyor gözlerime. En az bizim kadar mutlu olsunlar diye dua ediyorum herkese. Arada dişlerimi fazlasıyla sıktırsan da, varlığınla uyanmak iyi geliyor sabahlarıma. Her önemli ayrıntıyı anlatmak, gördüğüm yerleri gördüğüm şekilde sana anlatmak, gezi planları, senin gözlerinin yorumlarını dinlemek, yaşam anahtarlarıyla paylaşmak hayatın tüm alanlarını…

Evet, iyi geliyor gün ortasında sesini duymak çalan telefonda, küçük gülüşmeler iyi dilekler… İyi ki doğmuş olman değil iyi ki benimle olman benim için çok önemli yüreğimin çekirdeği. İyi ki benimle olmandan daha önemlisi umarım aynı gözlerle bakarız birbirimize, birlikte olduğumuz tüm sürelerde. Nice seneler diliyorum sadece sana değil ikimize birlikte.