İyi okur

İyi okur, bir yazıyı yeniden okuduğunda onu daha iyi anlayabileceğini bilen okurdur. Çünkü, insanın zihinsel akışı, belli bir zincir içinde yürür ve göz hızı ile gider. Bu zincir ve hız, yazıda verilmek istenen tüm noktaları yakalamayı engeller. 

İyi okur, yazıyı kendi kavramlarıyla değil yazarının kavramlarıyla anlamaya çalışan okurdur. Çünkü, kavramlar, nesnel değerler taşısalar da, her zihinde bazı daha farklı incelikler taşıyabilir. 

İyi okur, yazarına, yazının yayımlandığı ortama karşı angajesi olmayan ve bir yazıya tüm angajmanlarından sıyrılıp bakabilen okurdur. Çünkü angajesi olan okur, o yazıya, bu angajmandaki önyargılarını yükleyerek bakacaktır. Okuduğu yazının düşüncelerine etkide bulunmasını engelleyecek, düşüncesini okuduğu yazıyı anlamlandırmasını sağlayacaktır. Yazıyla bir fikir alışverişi kurmayacak, onu kutuplaştıracaktır. 

İyi okur, dürüst okurdur. Dürüst olmayan okur, yazının olumlu değerini görmeye çalışmayacak, yazının eksiğini, kusurunu görüp bunu ön plana çıkarmaya çalışacaktır, yazının temasını aramayacak, anlatmak istediğini saptıracaktır. 

İyi okur, kendi zihinsel durumunun hiçbir zaman, her bakımdan saf olmadığını bilen okurdur. Çünkü okurun fiziksel ve bedensel durumu, bulunduğu ortam, duygusal durumları zihnini etkiler ve bu da yazıyı anlamasını farkılaştırır. 

İyi okur, bir yazının kendi kendi bilgisinin dışında unsurları olabileceğini bilen okurdur. Bir yazı, başka yazılarla bağlantılı olabilir, önü ve arkası yazılar vardır. Başka bir tartışmanın parçasıdır. Bütün bunlar, o yazının kendi başına değerini etkilememekle birlikte, o yazıyı hakkıyla anlamada eksiklikler doğuracaktır. 

İyi okur, ölçülü okurdur. Ölçülü okur, yazıya karşı lehte veya aleyhte ölçülüdür. Ölçülü olmayan okur, örneğin yazıda, tamamiyle kendinden kaynaklanan nedenlerle gördüğü bir sorunu ölçüsüz bir şekilde aleyhte yorumlayacaktır. 

İyi okur, açık fikirli okurdur. Açık fikirli olmayan okur, yazıdaki fikirleri değerlendiremeyecektir. 

İyi okur, okumanın bir iş olduğunu bilen okurdur. Çünkü yazıyı dikkatlice sonuna kadar, zihinsel kopukluğa düşmeden okumak, yazıyla konuşabilmek, gerektiğinde yazıyı anlamak için kaynak kitap bakmak bir iştir. 

İyi okur, kendisinin iyi okur olduğunu düşünen okur değildir. Çünkü, her kim ki, kendini bir şeyde iyi sanıyorsa, salt bu iyi sanmakla zaten iyiliğinden eksiliyordur, kendini iyi okur sanan da, bir yazıyı okumada eksilecektir.