İzmir Cumhuriyet mitingi ve Zülfü Livaneli

İzmir Gündoğdu Meydanı'nda, milyonlar bir Cumhuriyet mitinginde daha buluştu. Bu mitingde Zülfü Livaneli'nin tavrı dikkatimi çekti. "Susturulmak istendiğini" haykırdı, Zülfü Livaneli.

Cumhuriyet Mitinglerinin küçük nüveleri, Isparta'da, Antalya'da vb kentlerde atıldı. Küçük adımlardı bunlar. Adımlar sürekli büyüyordu. Artık, Ankara'da milyonların toplanacağı beklentisi başladı. Bu aşamada, Bülent Arınç ve benzerleri demeye başladı. Buna karşın onlarca yazarımız köşelerinde bu mitingler için destek yazıları yazıyordu. "Tehlikenin farkında olanları" Tandoğan'da buluşmaya davet ediyordu.

Merak ettim o günlerde, Zülfü Livaneli köşesinde neler yazmış diye. Yazdığı gazetenin arşivine girdim. Livaneli, 14 Nisan 2007'deki Tandoğan mitingi öncesi "Cumhuriyet Mitingi" ile ilgili 1 tek satır yazmamış. (Merak edenler yazdığı gazetenin arşivine bakabilir.)

Livaneli, Cumhuriyet Mitingleri ile ilgili ilk yazıyı mitingten 13 gün sonra 27 Nisan'da yazmış. Yazı; mitingin görkemi, mesajı ile ilgili değil. 14 Nisan'da sahneye neden çıkmadığını belirten, dostlarına yazdığı bir kaç satır. Bu satırlarda Livaneli, "Beni Çağırmadılar, benim kişiliğim zorla kürsüye tırmanmaya uygun değil, toplantıyı düzenleyen emekli generaller beni istemediler" diyor.

Onlarca yazar, miting için yazarken Liveneli'nin miting için yazmamasının nedeni, emekli generallerin yazmasını engellemesi olabilir mi? Yoksa Livaneli, Tandoğan buluşması için yazdı da emekli generaller yazıyı yayından mı kaldırttılar. Günlerce miting için yazan yazarlar, emekli generallerin talebi üzerine mi yazdılar?
Dostlarına yazdığı mesajdan anlıyoruz ki, Livaneli emekli generallere kafayı takmış. Yoksa Livaneli'de, miting öncesi Bülent Arınç gibi "cuntacıların düzenlediği bir miting" diye mi düşünüyordu?Onun için yazmamış olabilir mi?

Livaneli, "benim kişiliğim zorla kürsüye tırmanmaya müsayit" değil dedikten yaklaşık iki hafta sonra İzmir'de "zorla" kürsüye tırmandı. Livaneli'nin kişiliğinde bu sürede, ne değişti?

Değişen bir şey yok. Hesaplanamayan bir şey var. Livaneli, milyonların buluşmasını beklemiyordu. Milyonlar kendisinde onlarca adım öndeydi ve bir aradaydı. Tarih yazılıyordu. Livaneli, bu gerçekler altında ezildi.