İzmir'in gevrek enflasyonu: Yüzde 25

"İzmir'e en çok gelen Başbakan" ünvanlı Recep Bey, iktidar olduğundan bu yana geçen zaman zarfındaki tam on ikinci İzmir ziyaretini bugün gerçekleştirmeye başlıyor. İzmir ve Manisa'da, iki gün boyunca tam on üç adet açılış yapıp, bölgeye verdikleri önemi ve muhteşem icraatlarını anlatacak. Biz de ağzı açık ayran delileri gibi "icraatın içinden, vatandaşın dışından" programını dinleyeceğiz.

Basından öğrendiğim kadarıyla, ilk durağı Karşıyaka Spor Salonu imiş. Burada parti teşkilatı ile buluşup, dertleşecek, hemhal olacakmış. Hayırlısı olsun.

* * *

Bu sabah işe gelirken, Dudayev Bulvarı üzerindeki İskele simit fırınından gevrek aldım. Bir de baktım ki bizim İzmir gevreği, güvenilir devlet dairesi olan, anlı-şanlı Türkiye İstatistik Kurumu'nun enflasyon rakamlarına küfür eder gibi yüzde yirmi beş zamlanıvermiş. Gevrekte küncü, oranlar öcü.

Bu durum, ne ilktir ne de son efendim. Ne tektir, ne de istisna. Bu nasıl bir enflasyondur ki fiyatlar arttıkça, kendileri yerinde sayar. Uzmanı olmasam da hatırı sayılır derecede ekonomi eğitimi almış, okumuş bir insan olarak, makro iktisadın hangi teorisi ile açıklayıp, hangi iktisadi formülasyonla bu denklemi kurabileceğimi inanın ben bilmiyorum. Belki ben zayıf bir ekonomi öğrencisiydim kim bilir ama bu işin uzmanı koca koca ekonomistler de açıklayamıyor garabeti.

Şimdi siz, maaşınız kadar da borç alıp sağdan soldan, iyi bir hayat sürdüğünüzü sanıyorsunuz ve ekonomik olarak refaha çıktığınızı savunuyorsunuz ama alacaklılar göbeklerini kaşıya kaşıya gülüyor, bundan haberiniz yok. Aslında var da üç maymunu oynamaktasınız bir Hoolywood artisti mahareti ile. Türk ekonomisinin son döneminin, sokaktaki vatandaşın diliyle, ahval-i şeraitinin kısa özeti budur efendim.

Sadece büyüme rakamları, sadece enflasyon oranları, sadece yabancı sermaye girişi ile ekonomik değerlendirme yapmak ya birilerini kandırmaya çalışmaktır ya da safdilliktir, iş bilmemektir. Dış ticaret açığını, iç ve dış borç stoğunu, istihdam oranlarını, karşılığı çıkmayan çek miktarını, kapanan işyeri sayılarını ve daha onlarca veriyi önünüze korlar da ne yapacağınızı şaşırırsınız. Gerçi pişkinseniz mesele yok da vicdan sahibi iseniz vay halinize.

* * *

"İzmir'e en çok gelen Başbakan"ı karşılayacak, kendisine bir mürit halet-i ruhiyesi ile refakat edecek partili ya da yakınlarına bir tavsiyem var. Bakın, hazır Karşıyaka Spor Salonu'na da gelecekmiş. Bizim İskele fırınının önünden geçecek. Bir koşu içeri sokup Recep Bey'i, "gevrek dün kaça idi, bugün kaça diye bir sual ettiriverseniz" diyorum. Belki TÜİK Başkanı'nı "senden bir yoğurt olmaz Başkan" diye azarlar da, şu enflasyon oranlarını biraz daha insaflı açıklarlar.

Ne dersiniz, iyi fikir ama değil mi?

Not:Yazı fotoğrafı www.network54.com adlı siteden alınmıştır.