Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Haziran '10

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Kaçak duygular

Kaçak duygular
 

Güneş bütün gücüyle devası binaların arasından sızarak doğmak üzereydi. Gökyüzü kızıl saçlarını rüzgârda savuran çekici bir kadına benziyordu.

Koşmak için çıktığım sokakta nedenini bilmeden yoruldum nefes almakta zorlanıyordum bir banka çöktüm derin, derin nefes alıp vermeye çalışıyordum. Bu sırada sağ tarafımda bulunan eczaneden yüzünü seçemediğim güzel bir kız çıktı. Bana yaklaşıyordu yanıma kadar sokuldu konuşmaya çalıştı bende duraksadım, birden karşıya geçti vitrinlere bakıyor bende onu izliyordum çok güzeldi tabiat kadar, dünya kadar rastlanılmaz bir güzellikte altında beyaz eteği, üzerine giydiği fıstık yeşili kazağı onu inanılmaz çekiciliğe sürükleyen dağınık siyah saçları rüzgârla dans ediyordu. Eğilip spor yapıyor bense bakmaktan başka bir şey yapamıyordum karşımda duruyor gülümsüyordu. Gözlerimi açıp kapayana kadar bir rüya gibi ortadan kaybolu vermişti. Yoktu aklımda düşünceler bırakarak gidi vermişti.

Gökyüzünde kümelenen bulutlara bakarken fark ettim kaçak başka duyguları cam kenarında düşüncelere dalmış nedensiz yaktığı cigarasını içine derin, derin çeken sabahın dağınıklığına aldırmayan gözaltları şişmiş yüzü de onlarca tokat patlamış gibi, çökmüş. Şişmişti.

Camla yanağını bütünleştiriyor boşluğa derin, bir nefes sigara çekip bırakıyor, sigarası bitmeden nedensiz söndürüp yeni bir tane yakıyor, onu da söndürüp bir tane daha bir tane daha yakıyor yaşamanın nedensizliği gibi. Gözyaşları camı ıslatıyor her damlasından duyguları dökülüyor ve ardından kayboluyor. Camda bir tek ıslaklık, kaçak duygular kalıyor ardından. Ağlamak ne kadar yakışmıştı yüzüne, damlayan her bir gözyaşı yüreğime doluyordu.

Uzun bir sürede daha bekliyorum kimse yok camda aklımdan gitmek geçiyor. Ama yüreğim her zaman ki gibi buna engel. Beklemeye devam ediyorum biliyorum o tekrar cama çıkacak. Bekliyorum kimseler yok kaybolmuştu. Yine yollarda yalnız düşünceler ve ben ilerliyorduk. Biliyorum karşıma çıkacak ya şu karşı köşede yada yanımdan geçip gidecek ve ben ona sesleneceğim.


2


Akşam yine şehri karanlığa boğuyor. Ne ben vazgeçtim nede bu şehir benden vazgeçti yalnızlığıma ortak olan sokakları, caddeleri beni dinleyen yol boyu dizilmiş turunç ağaçları ile her gün benle. Bense ne verebildim bu şehre hep sitem dolu sözlerden kaçak duygulardan başka. İlerlemekten yorulduğum anlardan birinde rastladığım şevkatine sığındığım kaldırımına çöktüm yine. Yalnızca yapmak istediğim insanları izlemek onlara bakmak hiç bir şey konuşmadan bakmak. Küme, küme insan grupları yanımdan küçümseyerek bakıp geçiyorlardı. Bak onlarda biliyor ey sığındığım kaldırım taşları yalnızlığımı sizler mi söylediniz bu insanlara neden böyle bakıyorlar bana. Eve gitmek istiyordum sokaklarda yalnız bırakmıştı beni artık kimseler kalmamıştı. Gecenin sonuna yaklaşmak üzereydi şehir.

Yürümeye devam ettim. Uzun bir süre olmuştu yemek yemeyeli evde de bir şey kalmamıştı. Bu saatte ancak çorbacı bulabilirdim. Aç da yatamazdım gecenin bir vakti caddelerde çorbacı aramaya koyuldum. Ayşe çok güzel çorba yapardı. Aslında sırf o çorba için onu çok severdim. Oda buna alışacak ki kapımı bir tencere mercimek çorbası ile çalardı. Onu hep uzak seviyordum her başını omzuma dayadığında soracak mı diye beklerdim. Beni seviyor musun diye. Gözlerimin içine bakarken fark edebiliyordum oda acizliğime acıyordu. Yüzümü okşayışında öpüşünde şefkat yüklü duygular vardı. Bu kadar zormuydu seni seviyorum diyebilmek bu sözleri onu kaybetmeden önce söyleyemezmiydim./

 
Toplam blog
: 43
: 603
Kayıt tarihi
: 12.06.10
 
 

1983 Adıyaman doğumluyum. Çukurova Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı bölümünde okuyorum. Adana y..