Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Nisan '09

 
Kategori
Haftasonu
 

Kadıköy'de bir haftasonu

Kadıköy'de bir haftasonu
 

Dün Kadıköy’deydim, güzel bir bahar havası vardı, güneş, abril soğuğu ile sarmalanmış, boğazdan kıyılara doğru esen soğuk rüzgâr, baharın güneşine aldırmıyor ısırır gibi insanın keyfini kaçırıyordu, gökyüzünde devasa bir mavilik vardı, denizde martılar çığlık atıyor, sokaklar insanlarla doluydu.

Bir şeyler almak için gittim ancak hiçbir şey almadan geri döndüm, miting var dediler, bu nedenle minibüs ve otobüslerin Kadıköy Meydanı'na giremediğini gördüm, bütün ara yollar üzerinde polis araçları kavşaklarda enine park ederek barikat kurmuştu.

Kadıköy Meydanı'na tam vardığımda, uzaktan ellerinde çeşitli renk ve desende bayraklar olan yaşlı, genç, çocuk denebilecek her yaştan insanın katılımının sağlandığı yürüyüşe geçmiş, açık aralıklarla giden, meydana doğru yürüyen insanları bir müddet durup seyrettim.

Yürüyüşe komut veren ellerinde megafon bulunan grup liderlerinin söylediği sloganlarını tekrarlayan birkaç örgütün birlikte organize ettiği yürüyüş ve mitingde her hangi bir olay vuku bulmadı. Bir ara ben de içlerine girdim, hatibi dinledim, notlar aldım, şarkıları dinledim, müzik eşliğinde oynayanları seyrettim.

Abril soğuklarını dikkate almadan evdeki kombiyi birkaç gün önce kapamış dolayısıyla gece soğuktan etkilendim, bu nedenle dizimde akşamdan kalma romatizmaya benzer bir ağrı var, horon oynayan gençlere özendim, ağrıyan dizimle oyun oynamanın ne kadar uzağında olduğumu fark ettim, hayıflanmadım aksine herkesin aynı anda eğlenmesinden oluşan şamata beni mutlu etmeye yetmiş ve keyiflenmiştim.

Birkaç sıra dışı siyasal partinin bir araya gelip organize ettiği söz konusu yürüyüş ve mitinginin soğuk savaş döneminden kalma batı karşıtı NATO düşmanlığı üzerinde kurulu ideolojik dili ağır basan söylemi hiç değişmemişti, yıllar evveline daldım gittim, bir özlem doğdu içime, ergenlik ve gençlik çağındaki çocukların daha fazla rağbet gösterdiği, bahar şenliği havasında geçen bu gibi etkinlikleri toplum mühendisleri çok iyi kullanıyorlar, “ağaç yaş iken eğilir” diye boşuna söylememişler.

Hatip; alandaki taraftarlarına ve katılımcılara yaptığı hitabetten sonra marşlar, şarkılar söylendi ve oyunlar oynandıktan sonra miting sona erdi.

Yine dün Kadıköy Meydanı'nda, elinde A4 kağıda yazılmış, fotokopi ile çoğaltılmış “İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığına” hitaben yazılmış, dilekçe mi desem, ültimatom mu desem ne olduğu pek anlaşılmayan, içeriği bozuk, dilekçemsi tarzda kaleme alınmış alt kısmı çizelge haline getirilmiş kağıtlara imza toplayan gençler gördüm.

Bu gençlerden biriyle konuştum, yazdıkları metni okudum, inandım ve duygulandım, sonra biraz işkillendim, kuşkulandım, acaba mitingcilerin ortaya koyduğu bir mizansen mi diye de düşünmeden edemedim, ancak rakamlar yalan söylemez diye içimden geçirdim, milliyet blog sayfamda yazının içeriğinden bahsedip konunun kamuoyu ile paylaşma sözü verdikten sonra, yazının bir örneğini rica edip istedim, şimdi söz konusu yazının ana temasını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Söz konusu dilekçede, ulaşımın öğrencilerin en genel sorunlarının başında geldiğini, bir öğrencinin bir günde, gidiş - geliş olarak 1, 70 TL. Aylık 51 TL. Öğrenci olmayanların ise 84 TL. Ulaşım harcaması yaptığını, asgari ücretin 527, 13 TL olduğu bir ülkede bir ailede ulaşım giderlerinin tahminen 270 TL. yi bulduğunu, asgari ücretle geçim temin eden ailelerin beslenme, sağlık ve temel ihtiyaçlarının da olduğunu belirtikten sonra, Artık Yeter! Diyor ve ücretsiz ulaşım sağlanmasını istiyor, tek vesaitle ulaşımın sağlanamadığı yerlerde ulaşımın tek vesaite düşürülmesini, ayrıca servis ücreti soygununa son verilmesini istiyor. Bu dilekçeyi kaleme alan arkadaş sonunda hızını alamıyor ve son cümleyi şöyle bağlıyor; “Biz bizim olanı istiyoruz! Alacağız!

Okudum, duygulandım, üzüldüm, dilekçenin bir örneğini çocuğun elinden aldım ve gördüğünüz gibi sözümde durdum, güncemde yayımladım.

Buradan ben de yetkililere sesleniyorum; öğrenci çocuklar, çok önemli addettikleri bir konuya dikkat çekmek ve seslerini sizlere duyurmak istiyorlar.

Arz ve talep ettikleri hususları içeren, biraz yalvararak, biraz tehdit ederek, birazda imdat isteyen bir üslupla ve kırık dökük cümlelerle kaleme alınmış olan bu metni en iyi şekilde yazılmış gibi lütfen kabul ediniz.

Söz konusu metni, birkaç gün sonra öğrenciler sizlere ulaştıracaklar, topladıkları imzaya bir imzayla ben de destek oldum.

Öğrenci kardeşlerimizin yüksek ulaşım bedellerini hiç olmazsa yarıya indirin ve bu sorunu takıntı haline getirmesinler ve iyi okusunlar, vatana millete yararlı insanlar olsunlar.

Çocuklar, inşallah sizin de dileğiniz kabul olur.

 
Toplam blog
: 135
: 1323
Kayıt tarihi
: 29.09.07
 
 

Ali Emir KARAALİ, Rize Doğumlu, 1978 Rize Lisesi Mezunu, (1988)T.C. Anodolu Üniversitesi   'İşlet..