Kadın, internet ve evlilik - 2

Dünkü yazımızda tarafların ifadelerini bilmeden de olsa doğru cümleleri kullanmışız. Kadın poliste verdiği ifadesinde eşinin internet tutkusu yüzünden kendisine zaman ayırmadığını ve ona inat internetten tanıştığı adamı evine aldığını söylemiş. 

Bugün Milliyet'te okuyanlar olmuştur mutlaka ama bu haberin altında çok ilginç bir araştırmanın sonuçları verilmiş. Northampton Üniversitesi'nin araştırmasına göre boşanan 10 çiften 7'si internet yüzünden boşanıyor. Buna da verdikleri isim "Sanal Dullar". 

Bir tarafta internet ve oyun düşkünü erkekler diğer tarafta facebook, twitter bağımlısı kadınlar. Sonuç olarak ortaya teknoloji temelli boşanmalar çıkıyor. Gerçekten eve aldığınız bir bilgisayar haberiniz olmadan yuvanızın yıkılmasına zemin mi hazırlıyor ? Suç tamamen o bilgisayara mı ait ? Halbuki açma kapama düğmesi var. Size bağımlı olarak çalışıyor. Kısacası tek suçlu size bağımlı teknoloji değil. 

Bununla beraber dün yazımda erkeklerin ilgisizliğine kadınların aldatma ile karşılık vermesini "Kadınlar da artık aldatıyor." şeklinde yorumlamıştım. Bugün bir bayan arkadaşım beni düzeltti. "Hayır. Artık kadınlar da aldatmıyor. Gizlenme gereği duymuyorlar ve bu sayede bunları öğreniyoruz."dedi. Haklılık payı büyük. Yıllarca aldatan erkeğe karşılık "alın size bizde aldatırız." karşılğı bu olsa gerek. "Sen benden ilgini, sevgini, sıcaklığını esirgersen ben de kendimi dışa vururum." döngüsünde artık gizlenmeyen kadınlarla karşı karşıyayız. 

Son söz: Teknolojiyle bu kadar içli dışlı olduğumuz çağımızda insan ilişkilerinin bize bağımlı bir makina tarafından çökertilmesi insan doğasının ne kadar yıpranmış olduğunun açık bir delili. Eğer eşiniz sizin yerinize internetten hiç tanımadığı hatta görmediği birini (kadın ya da erkek) tercih ediyorsa önce aynaya bakın. Atalarımızın dediği gibi önce çuvaldızı kendinize batırın.