Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Kasım '07

 
Kategori
Aile
 

Kadın acısı

Elleri kırılasıca adam hiç durmadan vuruyordu, artık o da ne için vurduğunu unutmuş sadece yorulmayı bekler gibiydi.

Yorgan altında, korkudan önündekini göremez hale gemiş bir çift göz. Öylece donakalmış vücudu. Omuzlarını titreme tutmuş sadece. Balkondan bir bağırma ; "yardım edin , ne olur yardım edin Ahmet abi , Nihan teyze , Fehmi amca" .Pencerelere , balkonlara çıkanlar "içeri gir kızım bir şey yok geçer ", "Hadi bey , bizi ilgilendirmez .Karı koca onlar" diyenler tek tek içerilere girdiler.

Baktı olmayacak küçük kız, o da kavgaya katıldı. Anasına ne kadar az darbe gelirse iyiydi. Arada , bir kaç darbe aldıysa da bacağına , koluna , umursamadı. O da küçük elleriyle , ayaklarıyla karşı koydu , önünde durdu babasının. Kapı çalındı "Polis "açın diye içeri giren polis memurları çevreye verilen rahatsızlık için gelmiş gibi bir kaç nasihatten sonra gittiler. Onlara kalan ise; ağrılar, acılar, gözyaşları, duvarlardaki yemek kalıntıları devrilen soba bacaları, kırılan bardaklardı. Yıkılan umutlar, hiç iyi olmayacağı düşünülen belkide hiç görülemeyeceğine inanılan gelecek .

Bunun adı aile. Bu da karı koca arası ilişki. Karışılmaz. Onlar halleder . Bugün kötü yarın iyi olurlar. Olmuyor, asla iyi olmuyor. Acı da kavgada daha da artıyor, şiddetleniyor. Acısını daha hayatın ne olduğunu bilmeyen, tüm dünyayı ailesi, arkadaşları ve komşuları bilen yavrucuklara oluyor.

Çevrenizde böyle akrabanız varsa, tanıdığınız varsa yardım edin, yol gösterin ama asla pencerelerinizi kapatmayın. Kulaklarınızı tıkamayın. Öyle bir terkedilmişlik acısıdır ki o ;bu acıdan yine kendileri kurtadılar kendilerini. Hiç bir el uzanmadı. Ailesi "bırak çocukları gel, aklı başına gelsin", "Onun çocukları o baksın, gençsin yeniden evlenirsin", kimse o adamı bir köşeye çekip de bu masumlara nedir bu yaptığın utanmaz adam diye bir temiz dövmedi. Belki o da dayak yeseydi kadıncağızın ondan yediği gibi ; nasıl bir acı, aşağılanma olduğunu biraz olsun anlar belki bir daha yapamazdı.Bunu hiç bilemeyecekler ne acı.Yuva dağıldı ama acaba bir de şu yapılsaydı belki de bu çocuklar küçücük yaşta ne bu şiddete seyirci kalmak zorunda olacaktı ne de parçalanmış bir ailenin ferdi olarak bu toplumdaki yerini alacaktı.

Evet acı da olsa tatlı da olsa yıllar geçiyor ve olması gereken ne ise o oluyoruz, büyüyoruz ; ama sırtımızda hiç indiremeyeceğimiz bir acı küfesiyle.İsot desem isot değil , biber salçası desem o da değil .Baba Yarası.

 
Toplam blog
: 11
: 4392
Kayıt tarihi
: 06.11.07
 
 

Acı tatlı bir hayat geride kalan ; yaşadıklarımın beni bugüne taşıdığı ,ağzımda kaymaklı ekmek kaday..