Kadın başörtüsü taktırılırken zulme uğruyor esas!

Başbakanı dinleyelim yine...

Dinleyelim de başörtüsü takmak mı takmamak mı zulüm bir düşünelim...

“...

Herkesin yaşam tarzının teminat altında olduğunu bir daha gösterdik, gösteriyoruz ve göstereceğiz.

Ama özellikle de bu ülkede zulme uğrayan varsa yaşam tarzı noktasında benim başörtülü bacılarım olmuştur.

En büyük zulmü onlar görmüşlerdir. Onların eğitim öğretim özgürlüğünü kimler engelledi?

Onların kamusal alanda buraya giremezsin diye onların önünü kesenler kimler oldu?

Onlar bu ülkenin azınlığı mıydı, çoğunluğu muydu?

Nereye koyarsanız koyun.

Engellendiler.

Eğer Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanı eşini Çankaya'ya çıkaramıyorsa,

Çankaya'ya götüremiyorsa, bakanları eşleriyle beraber Çankaya'ya çıkamıyorsa,

Eşini Çankaya'ya götüremiyorsa burada bir su kaçağı var demektir.

Demokrasi burada yara almış demektir.

Temel hak ve özgürlükler burada yara almış demektir.

Bunları yaşadı mı bu ülke, yaşadı. Şimdi böyle bir şey var mı?

Yok.

Buna bakmamız lazım." (Vatan Gazetesi-22.09.2013)

...

Şunu söylüyorum:

Dinde olsun normal yaşamda olsun başörtüsü takmak kutsanacak bir şey değil!

Bunu Kuran’ı dikkatli şekilde okuyanlar anlayabilirler.

Anlayamayanlar da güvendikleri birisiyle bunu konuşabilirler.

Ancak dinden para kazananlara sormasınlar!

Onlar zaten haram yiyerek yaşıyorlar, dinden para kazanarak!

Haramzadelerden asla hayırlı öğüt alamazsınız!

Toplum yaşamının daha çok uzun yıllar süreceğini düşündüğümüzde;

Yıllar ötesinde bile böyle başörtüsü mü takacak kadınlar?

Ve bir de şu:

Kadınların yüzde dosan dokuzu başörtüsünü başkasının zoruyla takıyor.

Asıl suç bu asıl zulüm bu!

...

Gelişme değişmedir!

Değişmeden gelişme olmaz!

Babanın ya da kocanın ya da evin erkek çocuğunun isteğiyle başını örten kadın...

Hür müdür Allah aşkına?

...

Cumhuriyet dönemi başlarında cumhuriyet kadını birçok hakka kavuşmuştur.

Seçme ve seçilme hakkı bunların en önemlilerinden ikisidir!

Bunlar bir Türk kadınına cumhuriyet yönetiminin ne denli önem verdiğini göstermektedir!

...

Atatürk dünyada “eytişimsel özdekçi” yöntemi kullanan en başat devlet adamıdır!

Atatürk,

Eytişimsel özdekçi yöntemin ilkelerini tek, tek kullanmıştır.

Bu yöntemle;

Zıtların birliği ve çatışmasını iyi yönetmiş.

Başörtüsü ile başı açık olmayı çatıştırmış bu çatışmada başı açık olanı tutmuş.

Onu sayıca çoğaltmayı istemiş ve bu yola girmiştir.

Ve Atatürk bu çalışmaların üçüncüsü olarak da “olumsuzlanmanın olumsuzlanmasını” yapmıştır.

Şöyle:

Daha önceleri kadın başı açıktı sonradan bu olumsuzlanmış başörtüsü gelmiş.

Atatürk bu olumsuzlanmayı doğru bulmamış bunu yeniden olumsuzlamış başı açık olmayı elde etmiş!

Ve "Türk kadını başını açık tutarsa daha iyi olur.

Ve benim tercihim budur, benimle iş yapacaklar başı açık olacaklardır!" demiş!

...

Bence Türk kadını Atatürk’ü baş tacı yapmalı!

Canım şöyle düşünmek gerekir:

Dünya nüfusu 7 milyarı geçiyor, bunun içinde başını örten kadın sayısı hesaba katılmayacak kadar azdır!

Şimdi dünya kadın nüfusunun neredeyse tamamı Allah’a kafa mı tutuyor?

“Sen ne dersen de ben bu konuda bildiğimi okurum” mu diyor?

Yani herkes deli kaçık da bir bu bizim üç beş başörtüsü şakşakçıları mı akıllı?

Güldürmeyin insanı ya...

... 

Yaşam dince bir çembere alınmış değil!

Asla değil!

Yaşam ucu açık bir yapılanmadır!

Ve gün geçtikçe değişiklikler girmektedir yaşama!

Şurası kesin ki yaşamın ileri aşamalarında bu başörtüsü zulmü yaşamayacak o zamanki kadınlar!

Öyleyse bugünkü kadınlar da yaşamamalı!

Başörtüsünü kutsamaktan şimdiden vazgeçmeli o “üç beş” kadınlarımız!

...

Diyorum ki kadın başörtüsüne mahkûm haldedir, kadın bu zulümden kurtulmalıdır!

Öncelikle başını örten kadınlar bu konunun din konusu olmadığını bilmeliler!

Bu konunun bir istimrar meselesi olduğunu anlamalılar kadınlar!

Ancak böyle yaparlarsa kazanırlar kadınlarımız!

...

Çünkü kadın toplumun en kıymetli parçasıdır!

Onun zulüm görmesini engellemek asıl böyle olur!

Sevgili kadın kardeşlerim siz başbakanı fazla ciddiye almayın ne olur!

O bu ulustan oy almanın yolu olarak bunu biliyor durmadan onu söylüyor.

Çünkü buradan geçiniyor!

Baksanıza dünyanın en zengin başbakan sıralamasında 8. Başbakanı...

Ve başbakanın mesleği siyaset!

Saygı ve sevgilerimle...