Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Eylül '07

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Kadın erkek eşitliği üzerine aykırı bir yazı...

Günümüzde kadın - erkek eşitliğini savunmamanın savunulacak bir yanı yoktur bence. Hatta bazı toplumsal baskılar da göz önüne alınırsa, kadınlar lehine pozitif bir ayrımcılık yapılmasını bile olumlu karşılarım. Ancak bu yazıda ben kadın-erkek eşitliğine pek de alışık olmadığımız bir yönden yaklaşmak istiyorum.

Biz erkeklerin haksızlığa uğrağı ender konulardan birinden; ofisteki giyim kurallarından. Aslında iş yerlerindeki (kurumsal şirketler için tabiki) giyim kuralları hemen hemen aynı ve kadın ve erkek için adaletlidir, ama bu ancak kağıt üstünde böyledir. Çevrenize dikkat ettiğinizde hanımların çok daha esnek giyindiğini, hem daha şık hem de daha rahat kıyafetler giyebildeklerini farkediceksiniz. Biz erkeklerin giyebelicekleri çok sınırlı. Peki buna dikkat edip kafayı takmak nerden aklıma geldi. Geçirdiğim en sıcak yaz olan 2007 yazında (şu an 5 eylül ve hala çok sıcak) bu eşitsizliği farkettim; ofisimizde çalışan hanımlar istedikleri gibi giyinebiliyorlar; dolayısıyla rahat ve ince kıyafetler giyiyorlardı, biz ise kumaş pantalonların, uzun kollu gömleklerin, kapalı yakaların ve kravatların altında boğuluyorduk. İşin en kötü yanı ise klimaları çalıştıramamız oldu. Çünkü ne zaman klimaları açsak ince, kolsuz kıyafetler giyen hanım arkadaşlarımızdan biri hemen üşüyordu, bizde kapatmak zorunda kalıyorduk. Bize ise kısa kollu gömlek bile çok görülüyordu. Buna karşılık önereceğim çözüm; bizlere de kıyafet serbestliği tanınmasıdır. Şunu açıkça belirtmek isterim; biz böyle giyiniyoruz, hanım arkadaşlar da böyle giyinmek zorunda olsun değildir. Ama sonuç itibariyle ortak bir noktada buluşulmalı. Bu hem biz çalışanlar açısından, hemde şirketler açısından daha kazançlı olacaktır. Sonuçta rahatsız, mutsuz, demotive bir çalışan şirketine ne kadar fazla şey katabilir ki?

Aslında çok saçma bir yazı olduğunun farkındayım, ama gerçekten 3 ay boyunca sürekli terlemek -üstelik klima çalıştırma ve rahat, serin, huzurlu bir ortam yaratılabilme imkanı varken- insana böyle bir yazı yazdırıyor. En büyük derdin bu olsun diyen olursa, bende inşallah daha büyük derdimiz olmaz diyorum. Ve merak ediyorum benim gibi bu konuyu düşünen ve dert eden var mı? Olumlu - olumsuz yorumlarınızı bekliyorum....

 
Toplam blog
: 2
: 977
Kayıt tarihi
: 02.09.07
 
 

İletişim fakültesi ve açık öğretim işletme mezunu, 27 yaşında bir bankacıyım. Şu ana kadar sadece ok..