Kadın Hakları Günü...

                     

                                                                            Kadın Hakları Günü...

5 Aralık Dünya Kadın Hakları Günü’nden, herkese merhabalar, selamlar. Cumhuriyet tarihindeki en önemli gelişme ve inkılaplardan biri kuşkusuz Kadınların seçme ve seçilme hakkına verilmesidir. Bu yönüyle de cumhuriyet tarihinin en büyük inkılabı olarak ta görebiliriz. Çünkü bu anayasal bir hak dönemin koşullarında pek çok ülkede yokken Türkiye bu önemli hakkı anayasasına koyan ilk ülkelerden biri olmuştur.

 

Anayasası Dine dayalı bir devlet olan Osmanlı İmparatorluğu çöktüğünde yerine yeni bir devlet olan Modern Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuştur.   Dini temellere dayanmamaktadır. Kadın erkek eşitliğini kabul etmektedir. Yeni Türkiye devletinde çeşitli devrimler yapılmış ve Osmanlı’dan kalan çağ dışı uygulamalara her alanda son verilmiştir. Bu bakımlardan kadın, erkek eşitliği konusunu tek bir inkılaba bağlamak yetersiz kalır. Nihayetinde bütün Cumhuriyet İnkılapları sistemli, birbirini etkileyen ve tamamlayan nitelikte yapılmıştır.

 

Medeni kanunun çıkarılması ile kadın ve erkek hakları eşitlenmiştir. 1930 yılının 3 Nisan günü seçme ve seçilme hakkının kadınlarımıza verildiği gün olmuştur. Kadınlarımız ilk seçme ve seçilme haklarını bu günde belediye seçimlerine katılma hakkı ile kazanmışlardır.

 

Nitekim 5 Aralık 1934 tarihinde Atatürk devrimlerinin en büyüklerinden biri gerçekleşti: Türk kadınları milletvekili seçme ve seçilme hakkına sahip oldu. Genç Cumhuriyet, 87 yıl önce kadınlara bu hakkı çok sayıda Avrupa ülkesinden önce tanıdı, fakat bir asra yaklaşan sürede istenen ilerlemeyi ne yazık ki, sağlayamadık.

 

Gelin kadınlarımızın seçme ve seçilme hakkı üzerinden geçmişten günümüze ufak bir yolculuk yapalım ve bugün geldiğimiz noktaya birlikte bakalım...

 

Kadınlara seçme ve seçilme hakları üzerinde geçmişten günümüze bir değerlendirme yaptığımızda; Türkiye'de kadınlara milletvekili olma hakkının tanınmasının ardından yapılan seçimde Meclis'e 18 kadın milletvekili girmiş ve kadınlar yüzde 4.5 oranında temsil edilmişlerdi. Ülkemiz bu temsil oranı ile o dönem dünyada ikinci sırada yer alırken, bugün dünya ülkeleri arasında ilk 100’de bile yer almıyor.

 

Büyük Atatürk, Cumhuriyet’in ilanından dokuz ay önce Şubat 1923’de şöyle diyor.

 

“Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bundan dolayı bir sosyal toplumun, bir organı faaliyette bulunurken, diğer bir organı işlemezse, o sosyal toplum felçlidir.”

 

Ata’mız, bu değerli sözleriyle sosyal toplumumuzda erkekler kadar kadınlarında eşit şekilde faaliyette bulunmasının önemine işaret etmiştir.